Esas No: 2022/2899
Karar No: 2022/11410
Karar Tarihi: 23.06.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/2899 Esas 2022/11410 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2022/2899 E. , 2022/11410 K.Özet:
İstanbul 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi'nin verdiği 2022/2899 E., 2022/11410 K. sayılı kararında, bir eserin bandrol yükümlülüğüne aykırılık eylemi ile ilgili hak sahibi kişilerin hukuken geçerli belgeleri sunarak şikayetçi olması nedeniyle hem manevi, mali veya bağlantılı haklara tecavüz başlıklı 5846 sayılı Kanunun 71’inci maddesinin 1. fıkrasında düzenlenen suçun hem de aynı Kanunun 81’inci maddesindeki bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçunun oluşacağı ve sanık hakkında TCK'nun 44. maddesi gereğince en ağır cezayı gerektiren bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçundan hüküm kurulması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, suça konu ürünlerin TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Kararda, Anayasa Mahkemesi’nin 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun 81/13'üncü maddesi hükmünü iptal eden ve TCK’nun 44’üncü maddesine yer veren kararı da aktarılmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1-5846 sayılı Kanunun “haklara tecavüzün önlenmesi” başlıklı 81’inci maddesinde düzenlenen bandrol yükümlülüğüne aykırılık eyleminin aynı eserle ilgili olarak şikayet üzerine soruşturulan/kovuşturulan ve aynı Kanunun "manevi, mali ve bağlantılı haklara tecavüz" suçunu da oluşturduğu somut olayda; şikayetçinin 6 aylık kanuni şikayet süresi içerisinde dava konusu edilen materyaller yönünden hak sahibi olduğunu kanıtlayan hukuken geçerli belgeleri ibraz etmesi nedeniyle sanık hakkında 5846 sayılı Kanunun 71/1 ve 81/13 maddelerine göre hüküm kurulmuş ise de;
Hükümden önce 17/07/2020 tarih ve 31188 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 12.06.2020 tarih ve 2019/74 E., 2020/29 K. sayılı kararı ile, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun 23/01/2008 tarihli ve 5728 sayılı Kanunun 143. maddesiyle değiştirilen 81’inci maddesinin on üçüncü fıkrasında düzenlenen “Bandrol yükümlüğüne aykırılığın aynı eserle ilgili olarak 71’inci maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde tanımlanan suçla birlikte işlenmesi halinde, fail hakkında sadece 71’inci maddeye göre cezaya hükmolunur. Ancak; verilen ceza üçte biri oranında artırılır.” hükmünün iptal edilmesi ve 5237 sayılı TCK'nun 44’üncü maddesinde ise “işlediği bir fiil ile birden fazla farklı suçun oluşmasına sebebiyet veren kişi, bunlardan en ağır cezayı gerektiren suçtan cezalandırılır” hükmüne yer verilmiş olması karşısında;
Somut olayda, sanığın eylemine uyan bandrol yükümlülüğüne aykırılık eylemi ile ilgili hak sahibi kişilerin hukuken geçerli belgeleri süresi içerisinde sunarak şikayetçi olması nedeniyle hem manevi, mali veya bağlantılı haklara tecavüz başlıklı 5846 sayılı Kanunun 71’inci maddesinin 1. fıkrasında düzenlenen suçun hem de aynı Kanunun 81’inci maddesindeki sanığın eylemine uyan ve re'sen takibi gerektirmesi nedeniyle CMK’nun 253 ile devamı maddeleri uyarınca uzlaştırma hükümlerinin uygulanma olanağı bulunmayan bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçunun oluşacağı ve TCK'nun 44. maddesi gereğince sanık hakkında en ağır cezayı gerektiren bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçundan hüküm kurulup, kazanılmış hakları da gözetilerek sanığın hukuki durumunun yerel mahkemece değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Suça konu ürünlerin 5237 sayılı TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca isteme kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 23.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.