Esas No: 2021/20571
Karar No: 2022/11453
Karar Tarihi: 23.06.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/20571 Esas 2022/11453 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/20571 E. , 2022/11453 K.Özet:
Sanık, şikayetçi adına sahte GSM abonelik sözleşmesi düzenlemekle suçlanmıştır. Sanığın yetkili olduğu iş yerinde düzenlenen sözleşmelerde kaşe ve imzaları kendisine ait olmasına rağmen abonelik sözleşmelerinin şahsının bilgisi dışında düzenlendiğini kabul etmemiştir. Ancak sözleşmeler üzerinde sanığın yetkilisi olduğu bayi kaşesi ve imzaların şikayetçinin eli ürünü olmadığı tespit edilmiştir. Yerel mahkeme sanığı beraat ettirse de, suçun özel belgede sahtecilik suçu olduğu ve sanığın eyleminin 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56/4,5 maddesi gereği suç teşkil ettiği belirtilmiştir. Ayrıca, sanığa usulüne uygun şekilde ön ödeme ihtarı yapılması gerektiği ve kararın bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri şu şekildedir:
- TCK'nun 207/1. ve 2. maddelerinde unsurları yazılı \"özel belgede sahtecilik\" suçu
- 6518 sayılı Kanun'un 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası
- Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesinin 4. ve 5. fıkraları.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Beraat
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin, suçun vasfına yönelik olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Sanığın yetkilisi olduğu ... İletişim isimli iş yerinde şikayetçi adına sahte GSM abonelik sözleşmesi düzenlendiği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın savunmasında, sözleşmeler üzerinde bulunan kaşe ve imzalar kendisine ait olmasına rağmen, söz konusu abonelik sözleşmelerinin şahsın bilgisi dışında düzenlendiğini kabul etmediğini beyan etmiş ise de; şikayetçi adına düzenlenen suça konu telefon hatları için düzenlenen 20.12.2013 tarihli abonelik sözleşmelerinde sözleşmeleri düzenleyen bayi adının sanığın yetkilisi olduğu ... İletişim, satış yetkilisi kodunun 00000.A5835 olarak belirtildiği, ... İletişim Hizmetleri A.Ş.’den gelen yazıya göre de söz konusu sözleşmelerin ... İletişim ünvanlı bayi tarafından yapıldığının, bayi kodunun 00000.A5835 olduğunun belirtildiği, sözleşmeler üzerinde sanığın yetkilisi olduğu ... İletişim isimli bayi kaşesinin bulunduğu ve bu işlemden sanığın bizzat menfaat sağladığı, ayrıca sözleşmeler üzerindeki imzaların şikayetçinin eli ürünü olmadığının da tespit edildiği gözetilerek sanığa yüklenen suçun sübut bulduğu cihetle; kişinin rızası dışında abonelik sözleşmesi düzenleyen veya bu özel belgeyi kullanan kişilerin, 19.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanun'dan önce TCK'nun 207/1. ve 2. maddelerinde unsurları yazılı "özel belgede sahtecilik" suçundan yargılanmaları gerektiği, açılan kamu davalarının bu sevk maddeleri üzerinden görülmeye devam ettiği sabit ise de; hükümden önce 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükümleri karşısında, sanığın eyleminin TCK'nun 7. maddesi uyarınca lehe olan ve özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Kanun'un 56/4,5 maddesi delaletiyle 63/10 maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu ve sanığın bilinen son adresi yerine doğrudan MERNİS adresine “MERNİS adresi” ibaresi ile çıkarılan ve taşınmış olduğu gerekçesiyle doğrudan muhtara yapılan tebligat işleminin usule aykırı olmasından dolayı, Cumhuriyet Başsavcılığınca usulüne uygun ön
ödeme ihtarı yapılmadan kamu davası açılmış olduğu cihetle, mahkemesince sanığa usulüne uygun şekilde ön ödeme ihtarı yapılıp, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Kanuna aykırı ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca, isteme uygun olarak, BOZULMASINA, 23.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.