Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2020/6751 Esas 2022/11382 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/6751
Karar No: 2022/11382
Karar Tarihi: 23.06.2022

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2020/6751 Esas 2022/11382 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi         2020/6751 E.  ,  2022/11382 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Yasaya aykırılık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM :Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... haklarında 5607 sayılı Yasaya muhalefet ve resmi belgede sahtecilik suçlarından beraat;
    sanık ... hakkında 5607 sayılı Yasaya muhalefet ve resmi belgede sahtecilik suçlarından hükümlülük

    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    I-Sanıklar ... ve ... hakkında kaçakçılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelik katılan ... İdaresi adına Hazine vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
    Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan ... İdaresi adına Hazine vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
    II-Katılan ... İdaresi adına Hazine vekilinin temyiz isteminin sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında kaçakçılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından kurulan beraat hükümleri ile sınırlı olduğu gözetilerek katılan ... İdaresi adına Hazine vekili ve sanık ... müdafiinin temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    Resmi belgede sahtecilik suçu yönüyle gümrük müşaviri olan sanık ... açısından suç tarihinde yürürlükte bulunan 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun geçici 6. maddesinin 6. fıkrasındaki “Gümrük müşavirleri ve gümrük müşavir yardımcıları, görevleri sırasında veya görevleri sebebiyle işledikleri suçlardan dolayı fiillerinin niteliğine göre Türk Ceza Kanunu’nun Devlet memurlarına ait hükümleri uyarınca cezalandırılır” hükmü uyarınca eylemin 5237 sayılı TCK'nun 204/2. maddesindeki resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu ve 5237 sayılı TCK'nun 66/1-d ve 67/4. maddelerine göre 15 yıllık olağan ve 22 yıl 6 aylık olağanüstü zamanaşımı sürelerine tabi olduğu cihetle;
    Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü'nün yürütmüş olduğu çalışmalar sonucu genel olarak bir kısım ihracat beyannamelerinin bağlandıkları özet beyan ile yurt dışı edilmedikleri ve fiilen ihracat gerçekleşmediği halde usulsüz olarak kapatılmış olduklarının tespit edildiğinin bildirilmesi üzerine Halkalı Gümrük Müdürlüğü tarafından yapılan incelemelerde; sanıklar ..., ..., ..., ...'in ortağı olduğu Beyazlar Tüketim Malları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi adına tescilli 19.10.2009/EX437940 gün ve sayılı ihracat beyannamesi muhteviyatı eşyanın fiilen taşınmadığı ve yurt dışı edilmediği halde farklı eşyaya ilişkin düzenlenen beyannameye konu taşıyıcısı Transalkım firması olarak gözüken 06/11/2009 tarih ve EX113151 no'lu özet beyandaki taşıma senedine "yavru beyanname" olarak bağlanarak kapatıldığı, böylece eşyanın gerçekte yurt dışı edilmediği halde özet beyana gizlenerek yurt dışı edilmiş gibi sistem üzerinden beyannamenin kapatılmasının sağlandığı, kapatılan beyannamelerin taşıma senedine kayıtlı ana beyannameyle herhangi bir ilgisinin bulunmadığı, bu ihracat beyannamesinin tamamen usülsüzce ve fiilen ihracat gerçekleşmeden sistem üzerinden gerçekleşmiş gibi işlem yapılarak uygulamanın suistimal edildiğinden bahisle yapılan ihbar üzerine kaçakçılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından soruşturmaya başlandığı, bu sebeple açılan soruşturma sonucunda ihracatçı firma ortakları olan sanıklar ... ve ... yanında Fita Gümrük Müşavirliği Limited Şirketi çalışanı gümrük müşaviri ..., yine Fita Gümrük Müşavirliği Limited Şirketinin müdürü olan ..., özet beyan giriş şifre ve ekranı kullanılan taşıyıcı firma Transalkım firması çalışanı ..., yine Transalkım firmasının Halkalı Gümrük Müdürlüğünden sorumlu çalışanı ... ile özet beyanın tescil ve onay işlemini yapan gümrük memuru ... hakkında, 5607 sayılı Kaçakçılık Kanununun 3/14. ve 5237 sayılı TCK'nun 204/1. maddesine muhalefet ettikleri iddiasıyla cezalandırılmaları için kamu davası açıldığı;
    Özet beyanda eşyanın gideceği ülkenin Almanya olarak kayıtlı olmasına karşın, yavru ihracat beyannamesinde kayıtlı alıcı firmanın Romanya'da yerleşik olduğu, asıl ihracat beyannamesinde eşya cinsinin tekstil ürünü olmasına karşın eklenen yavru ihracat beyannamesinde eşya cinsinin kova olduğu ve özet beyanın tır karnesinin toplam miktarına dahil edilmediği,
    Sanıkların aşamalardaki savunmalarında, sanık ...'in firmanın 2009 yılındaki ortağı olduğunu, ihracat işlemlerinin gerçek olup, beyanname muhteviyatı eşyanın Has plastik firmasından teslim alınmasına nezaret ettiğini, ihracata aracılık yapan ismini hatırlamadığı bir şahsa malları Halkalı Gümrük İdaresinde teslim ettiğini, bahse konu şahsın işlemleri gerçekleştirdiği, sattığı malların parasını elden aldığını, şirket ortaklığından 2009 Eylül ayında resmen ayrıldığını, şirketin işlerini kardeşi ...'in yürüttüğünü ancak bu işlerle herhangi bir ilgisi olmadığını, kendisinin satış yaptığından Savsin soyisimli kişilerin haberi olmadığını, suçlamayı kabul etmediğini belirttiği, sanık ...'in bahse konu firmanın ortağı olduğunu, Romanya'da iş yapan bir tanıdıklarının vasıtasıyla Romanya'daki firma ile temasa geçtiklerini, ihracat konusu kovaları Has plastik firmasından peşin para ile kdv ödeyerek satın aldıklarını, eşyayı ortağı Halis'in gördüğünü, kovuşturma aşamasında ise önceki ifadesini tekrar etmekle birlikte şirketin ihracat işleri ile ilgili abisi ve şirketin ortağı olan ...'in ilgilendiğini belirttiği, diğer şirket ortağı sanıklar ... ve ...'in dava konusu olaydan haberdar olmadıklarını belirttikleri, sanık ...'in Fi-ta Gümrük Müşavirliğinde gümrük müşaviri olduğunu, iradesi dışında şifresinin kullanıldığını, şifresini gümrük müşavirliği şirketinin görünürde olmayan sahibi Erdal isimli şahıs ile paylaştığını, kendi adına olan şifre ile Erdal isimli şahsın beyannamelerini kaydetmiş olduğunu belirttiği, sanık ...'ın gümrük müşavirliği şirketinin müdürü olduğunu, idari işlerini yürüttüğünü, beyanname girişi yapmadığını belirttiği, sanık ...'in şirketteki birçok kişi tarafından şifresinin bilindiğini ve şirketteki özet beyan işlemlerinin kendi şifresiyle yapılmakta olduğunu, bahsi geçen
    işlemleri kendisinin yapmadığını, suçlamayı kabul etmediğini belirttiği, sanık ...'ün, şifrenin bilgileri dışında kullanılarak söz konusu ihracat beyannamelerinin kendi özet beyanlarıyla ilişkilendirilmiş olduğunu, şifrelerin kendi firmalarındaki 10 çalışan tarafından bilindiğini, ayrıca İstanbul ili dışındaki işlemlerde oradaki gümrük müşavirliği firmalarına da şifrelerini verdikleri durumların olduğunu, suçlamayı kabul etmediğini belirttiği, sanık ...'ın ise TIR karneleri ekinde bulunan özet beyanlarla ekrana çağırdığı özet beyanları hiç karşılaştırmadığını, yapılan dolanlı işlemlerin dikkatini çekmediğini, şifresini kimseyle paylaşmadığını, iş yoğunluğu ve sistemin zaafından yararlanıldığını, kendisinin eyleme iştirak etmediğini veya göz yummadığını, suçlamaları kabul etmediğini belirttiği,
    Ticaret Sicil Gazetesine göre, ihracatçı şirketin suç tarihindeki müdürünün ... olduğu, ancak sanık ... müdafiinin savunma dilekçesinde özetle, ortaklardan ...’in şirket yönetimi için ...’den alınmış genel vekaletnamesinin mevcut olduğunu, müvekkilin başka işleri nedeniyle bu şirketin işlerinin kardeşi ... tarafından yürütüldüğünü belirttiği,
    Dava konusu ihracat beyannamesi aslının Gümrük İdaresi'ne ibraz edilmemiş olması nedeniyle Gümrük İdaresi'nin arşivinde bulunmadığı ve bu sebeple üzerlerinde imza incelemesi yaptırılamadığı,
    Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; sanık ... hakkında, dava konusu 1 adet ihracat beyannamesi kapsamı eşyayı yurtdışına göndermediği, ancak özet beyana yavru beyanname şeklinde bağlanmasını sağlatarak sistem üzerinde ihracat edilmiş gibi gösterdiği anlaşıldığından bahisle mahkumiyet, diğer sanıklar için ise atılı suçların işlendiğine yönelik şüphenin bulunduğundan bahisle beraat kararı verilmiş ise de;
    Romanya ülkesinde yerleşik alıcı firma yönüyle yurtdışı araştırması yapılarak ilgili ihracat işleminin gerçekliğinin araştırılması, özet beyan eki olan ve dosyada bulunan 002257 sıra nolu Beyazlar Tüketim Malları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından A.S.C Moandurela S.R.L Romanya adına düzenlenen faturanın gerçekliğinin araştırılması, ...’in şirket yönetimi için ...’den alınmış genel vekaletnamesinin mevcut olup olmadığının belirlenmesi, sanıkların olay tarihinde kullandıkları cep telefonu numaralarının hts görüşme dökümlerinin getirtilip, olay tarihleri ve ona yakın tarihlerde telefonla görüşüp görüşmediklerinin tespit edilmesi ve bunun yanında sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında ilk derece mahkemesinde, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığında ve Dairemizde benzer eylemleri nedeniyle açılmış bulunan çok sayıda dosyanın bulunması, ilgili dosyaların suç ve iddianame düzenleme tarihleri de gözetildiğinde, dosyaların celp edilip gerektiğinde birleştirilerek sanıkların suç kasıtları ve 5237 sayılı TCK'nun 43. maddesi uyarınca bir değerlendirme de yapılarak karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla belirtilen tüm bu eksikler giderilip sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kabule göre de;
    1-Atılı kaçakçılık suçu yönünden hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık ... lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası kapsamında ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    2-Sanık ... hakkında kaçakçılık suçu yönüyle suç tarihinde yürürlükte olan 6111 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/14. maddesi uyarınca uygulama yapılması gerekirken kısa kararda olayla ilgisi bulunmayan anılan Yasanın 3/2. maddesinin uygulandığı, gerekçeli kararda ise TCK'nun "zaman bakımından uygulama" başlıklı 7. maddesi nazara alınarak, olay tarihinde yürürlükte olmayan ve lehe hüküm içermeyen 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa 3/9. maddesi uyarınca hüküm kurulduğu belirtilmek suretiyle hükmün karıştırılması,
    3-Sanık ...'e atılı sahtecilik suçu bakımından takdiri indirim uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK'nun 62/1. madde ve fıkrası yerine TCK'nun 62. maddesinin yazılması suretiyle CMK.nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
    4-Kendilerini usulüne uygun olarak düzenlemiş vekaletname ile temsil ettirmeyen sanıklar ..., ..., ... lehine vekalet ücretine hükmolunması,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan ... İdaresi adına Hazine vekili ve sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara