Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2020/2436 Esas 2021/3009 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/2436
Karar No: 2021/3009
Karar Tarihi: 28.06.2021

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2020/2436 Esas 2021/3009 Karar Sayılı İlamı

15. Hukuk Dairesi         2020/2436 E.  ,  2021/3009 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi



    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde taraflar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye işbedeli alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir.
    Davacı yüklenici vekili dava dilekçesi ile taraflar arasında 10/03/2009 tarihinde “anerob atık işleme ve değerlendirme tesisi” yapımı konusunda anlaşmaya varıldığını, işin süresinde ve eksiksiz teslim edildiğini, davalı tarafından yapılan 414.000 EURO ve 2.833 EURO tutarlı ödemeler sonrasında bakiye 61.551 EURO alacağın tahsili için başlattıkları icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve %20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı iş sahibi vekili cevap dilekçesi ile davacı tarafından 482.353 EURO tutarında iş yapıldığını, 441.000 EURO ödediklerini, bakiye 41.353 EURO borçlarının kaldığını, borcun 24.117 EURO"luk kısmı tesisin devreye alınmasından sonra ödeneceğinden henüz muaccel olmadığını, davacı namına davalı tarafça ödenen 8.800 EURO nakliye bedeli ve 5.603 EURO malzeme fiyat farkı düşüldüğünde kalan 2.833 EURO tutarlı borcun da ödendiğini savunarak, davanın reddi ile davacı aleyhine %20"den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yargılama neticesinde, Yargıtay ilamında da belirtildiği üzere davalının davacıya bakiye 41.353 EURO borcunun bulunduğu, davalının mahsup ve henüz muaccel olmayan bakiye kısım olduğu itirazı yönünden yapılan değerlendirme neticesinde, davalının kontrol panosunun yapımı için üçüncü kişiye ödenen bedellerden 8.450 EURO"luk faturanın söz konusu cihaz ile bağlantılı olduğu, taraflar arasındaki sözleşme ve faturalar incelendiğinde 8.800 EURO"luk ve 5.603 EURO"luk kesintilerin mahsup edilemeyeceği sadece 8.450 EURO"luk masrafın mahsup edilebileceği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davalının takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 32.903 euro üzerinden devamına, asıl alacak miktarı olan 32.903 EURO"nun takip talebinde esas alınan kur üzerinden karşılığı üzerinden hesaplanacak %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, reddedilen miktar yönünden kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
    Karar, taraf vekillerince yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre davacı yüklenici vekilinin tüm, davalı iş sahibi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-İtirazın iptâli davalarında borçlunun icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulabilmesi için İİK"nın 67/II. maddesi gereğince borçlunun itirazında haksız ve alacağın likit olması gerekir.
    Somut olayda, davacı yüklenici tarafından talep ve dava konusu edilen bakiye işbedeli alacağının istenebilir olup olmadığı ile miktarı yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporu ile belirlenmiş ve alacağın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bu nedenle alacak likit olmadığı halde, özellikle davalının mahsup itirazında bulunduğu ve alacağın kısmen muaccel olmadığına yönelik ödemezlik def’i ileri sürdüğü de gözetildiğinde, davacı yüklenici yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi doğru olmamıştır.
    Açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekir ise de; yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK"nın geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanması gereken mülga 1086 sayılı HUMK"nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı yüklenici vekilinin tüm, davalı iş sahibi vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca icra inkar tazminatına yönelik itirazının kabulü ile, mahkeme kararının hüküm fıkrasının 2 nolu bendinde yer alan “Davacının icra inkar tazminatının kabulü ile asıl alacak miktarı olan 32.903,00 EURO"nun takip talebinde esas alınan kur üzerinden karşılığı üzerinden hesaplanacak %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,” cümlesinin metinden çıkarılarak yerine "Yasal koşulları oluşmadığından davacının icra inkâr tazminatı isteminin reddine" cümlesinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde davalıya iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 28.06.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara