Esas No: 2014/12770
Karar No: 2014/28250
Karar Tarihi: 23.12.2014
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2014/12770 Esas 2014/28250 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nın 321.maddesinin 2.fıkrasına göre; kararın tefhimi için hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklanamadığı ve bu nedenle zorunlu olarak hüküm özetinin tefhim edildiği hallerde, gerekçeli kararın en geç bir ay içinde yazılarak tebliğe çıkartılması gerekir. Bu hüküm doğrultusunda, hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte tefhim edilmediği hallerde gerekçeli kararın taraflara tebliği zorunludur (Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’nın (İkinci Bölüm) 20.03.2014 gün ve 2012/1034 Başvuru sayılı kararı da aynı yöndedir).
Mahkemece, taraflara tefhim edilen kısa kararda (hüküm özeti) hükmün tüm unsurları yer almakla birlikte kararın gerekçesinin tefhim edilememesi halinde temyiz süresi gerekçeli kararın tebliğinden itibaren başlar. Ancak, hüküm tüm unsurları ve gerekçesi ile birlikte tefhim edilmiş ise artık hükmün HMK’nın 321/2 maddesine göre usulüne uygun ve eksiksiz bir biçimde tefhim edildiği kabul edilir ve temyiz süresi tefhim tarihinden itibaren başlar. 5521 sayılı Kanun‘un 8.maddesinde yer alan ve temyiz süresinin başlangıcına esas alınan tefhim kavramının “hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklandığı hal” olarak anlaşılması zorunludur.
Tarafların, gerekçeli karar tebliğ edilmeden önce, temyiz süre tutum dilekçesi veya gerekçeli temyiz dilekçesi sunmak suretiyle kararı temyiz ettikleri hallerde, kararın gerekçesini dikkate alarak yeni temyiz gerekçelerine dayanması mümkün olduğundan, gerekçeli kararın taraflara tebliği gerekir.
Davanın tümden kabulü ya da reddi söz konusu olsa bile tarafların kararın gerekçesini temyiz etmekte hukuki yararları bulunabileceğinden, bu gibi durumlarda bile gerekçeli kararın yöntemince taraflara tebliği zorunludur.
Yukarıda yer alan açıklamalar doğrultusunda;
1-Temyiz eden davalı vekilince sunulan temyiz dilekçesinin HUMK‘un 433. maddesi gereğince davacı vekiline yöntemince tebliğ edilerek, tebliğat parçası eklendikten sonra gönderilmek üzere,
2- Öte yandan, davalı ... Vekilinin 26.03.2014 tarihinde davalı .... Vekilinin 28.03.2014 tarihinde temyiz başvuru harcı ve maktu temyiz harcı yatırarak hükmü temyiz ettiklerinin anlaşılmasına rağmen dosya içinde yapılan inceleme ve sistem üzerinden yapılan araştırmada nisi temyiz harçlarının yatırıldığına dair makbuzlara rastlanmaması, harçların yatırılmaması halinde temyiz edenlere gerekli harç ve giderlerin yatırılması için mahkemece çıkarılmış bir muhtıranın da bulunmaması karşısında, mahkemece varsa yatırılmış temyiz harçlarına dair makbuzların dosyaya eklenmek suretiyle, harçların yatırılmamış olması durumunda 6100 sayılı ...nun 344, 346 ve 366. maddeleri ile, Hukuk ve Ticaret Mahkemeleri Yazı İşleri Yönetmeliğinin 53. maddesi gereğince işlem yapılıp temyiz süresi geçtikten sonra gönderilmek üzere,
3- Davalı ... adına dava ve duruşmaları takip eden ve hükmü temyiz eden Avukat ..."nin dosya içinde usulüne uygun vekaletnamesi bulunmadığından tamamlanmak üzere,
4- Davalı .... adına hükmü temyiz eden ... ve Av..."ün dosya içinde usulüne uygun vekaletnamesi veya yetki belgeleri bulunmadığından tamamlanmak üzere,
Dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 23/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.