Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/826 Esas 2022/11510 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : 5607 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM : Sanık ... hakkında beraat, sanık ... hakkında hükümlülük, erteleme, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I- Katılan ... İdaresi vekilinin sanık ... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanığın soy isminin kısa kararda "..." yerine "..." yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak görülmüştür.
Sanık ... yönünden ele geçirilen 70 kg çayın gümrük kaçağı olduğu anlaşılmış ise de sanığın aşamalarda alınan savunmalarında söz konusu eşyayı diğer sanık ...'dan faturalı olarak satın aldığını ve kaçak olduğunu bilmediğini beyan ettiği, suça konu çayların yakalandığı kargo aracında arama yapılmasına dayanak teşkil eden mahkemece verilmiş usulüne uygun bir arama kararı olmadığı gibi, gecikmesinde sakınca olduğu gerekçesiyle Cumhuriyet Savcısı tarafından da verilmiş bir yazılı arama izni ya da Cumhuriyet Savcısına ulaşılamaması nedeniyle kolluk amirince verilmiş yazılı arama emri de bulunmaması karşısında, hukuka aykırı arama sonucu ele geçen eşyanın yasak delil niteliğinde olduğu, Anayasa'nın 38/2., 5271 sayılı CMK'nun 206/2-a, 217/2, 230/1. madde ve fıkralarına göre, hukuka aykırı surette elde edilen delillere dayanılarak mahkumiyet hükmü kurulamayacağı cihetle, sonucu itibariyle doğru olan hükmün değişik gerekçeyle ONANMASINA,
II- Sanık ... ile katılan ... İdaresi vekilinin anılan sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde ise;
1.Olay tarihinde kargo şirketleri aracılığıyla taşınan gümrük kaçağı eşyalara yönelik Kargo toplanma merkezine kontrol amaçlı giden kolluk ekiplerinin ... plaka sayılı kargo aracında toplamda 4 adet çuval içerisinde 274 kg kaçak çay ele geçirmeleri şeklinde gerçekleşen olayda; mahkemece sanığın kaçak çayları ticari amaçla bulundurduğu gerekçesiyle mahkumiyet kararı verildiği anlaşılmış ise de;
5271 sayılı CMK'nun 116-119. maddelerinde arama kararının hangi hallerde ve ne şekilde alınacağı kanun koyucu tarafından açıkça düzenlenmiş olup, sanık ve dava konusu kaçak eşya hakkında mahkemece verilmiş bir arama kararı olmadığı gibi, gecikmesinde sakınca olduğu gerekçesiyle Cumhuriyet Savcısı tarafından da verilmiş bir yazılı arama izni ya da Cumhuriyet Savcısına ulaşılamaması nedeniyle kolluk amirince verilmiş yazılı arama emri de bulunmaması karşısında, hukuka aykırı arama sonucu ele geçen eşyanın yasak delil niteliğinde olduğu, eşyanın
kaçak olmasının durumu değiştirmeyeceği, sanığın suça konu sigaraların kendisine ait olmadığına dair savunması karşısında Anayasa'nın 38/2, 5271 sayılı CMK'nun 206/2-a, 217/2, 230/1. madde ve fıkralarına göre, hukuka aykırı surette elde edilen delillere dayanılarak mahkumiyet hükmü kurulamayacağı gözetilmeden sanığın atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
2.Kaçak eşyanın 19.07.2013 tarihinde tasfiyesine karar verilmiş olmakla, kaçak eşya tasfiye edilmiş ise tasfiye bedelinin Hazine adına irad kaydına, tasfiye edilmemiş ise 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaleti ile TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan ... İdaresi vekili ile sanık ...'ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.