Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/26135 Esas 2013/33176 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/26135
Karar No: 2013/33176

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/26135 Esas 2013/33176 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2013/26135 E.  ,  2013/33176 K.

    "İçtihat Metni"

    1-..., 2-..., 3-... ile 1-... Turz. Tic. Ltd. Şti vekili avukat ..., 2-... vekili avukat ... aralarındaki dava hakkında ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 13.12.2012 tarih ve 131-527 sayılı hükmün Dairenin 6.6.2013 tarih ve 15003-15428 sayılı ilamıyla düzeltilerek onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı ... Beld. Başkanlığı avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.

    KARAR

    Davacılar vekili, 1996 yılında ulusal televizyonlardan davalıların ...’nın ... ilçesinde devre mülk inşa ederek satışa sunduklarını öğrendiğini, 15.06.1997 ve 17.06.1997 tarihli sözleşmelerle 4 adet devre mülk satın aldıklarını,sözleşmedeki edimlerini yerine getirmesine rağmen davalıların satış sözleşmesinde yazılı bulunan yükümlülükleri yerine getirmediklerini ileri sürerek, şimdilik kullanım bedeli olarak 1.000,00 TL, devremülk hakkı için ödenen 1.559,60 TL, cezai şart bedeli olarak 1.559,60 TL ve devremülklerin değeri için 1.650,00 TL olmak üzere toplam 6.369,20 TL.nin tahsiline karar verilmesini istemiş, 23.07.2012 tarihli ıslah dilekçesiyle devremülklerin değeri yönünden talebini ıslah ederek 1.650,00 TL devremülk bedelinin tahsili talebini 29.400,00 TL.ne yükseltmiştir.
    Davalı, zamanaşımı definde bulunarak yapı ruhsatının 1997 de iptal edildiğini devre mülk inşaatlarına çivi çakmanın imkansız hale geldiğini, inşaatlara mühür vurulduğunu, edimin ifasının imkansızlığının bu tarih olduğunu, devre mülkle ilgili ihalenin feshedildiğini, 1998/179 Esas sayılı dosyası ile belediyenin %20 ortağı olduğu şirketin feshi için dava açıldığını, edimin ifa edilemeyeceğinin hem yerel hem de genel basında defalarca yer aldığını ayıplı ifa kapsamında değerlendirilerek zamanaşımının 5 yıl olduğunu, aradan 15 sene geçtikten sonra davalı şirket tarafından sahte sözleşmeler hazırlandığını, şirketin dava dosyasına her hangi bir belge, bilgi ibraz etmediğini, bugüne kadar sayısı 300"ü geçen ve sadece bir kişinin 238 adet devre mülk aldığının iddia edildiğinin, zamanaşımı olmadığı takdirde davanın belediye başkanlığı açısından husumetten reddi gerektiğini, YHGK"nun 2010/13-516 Esas 2011/6 Karar Nolu ilamının naylon sözleşmelere dayanarak açılan davalar sonucu davalı şirketin sevindirildiğini, 20.000 nüfuslu küçük bir ilçe olan ... Belediye başkanının yetkisiz temsili sonucu büyük oranda zarara uğratıldığını, dönemin belediye başkanının meclis üyelerinin bu faaliyetleri nedeniyle cezalandırıldığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 2 adet C gurubu devremülkün değeri olan 14.400 TL, davacı ... için 1 adet C grubu devremülk değeri olan 7.200 TL, davacı ... için 1 adet C grubu devremülk değeri olan 7.200 TL alacağın dava tarihinden itibaren en yüksek avans faiziyle birlikte davalılardandan mütesilsilen alınarak davacılaraverilmesine, diğer taleplerinin reddine karar verilmiş olup hüküm Dairemizin 06.06.2013 gün ve 15003-15428 sayılı kararı ile davalıların sair temyiz itirazlarının reddi ile hükmü vekalet ücreti yönünden düzelterek onamış, bu kez davalı ... karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    1- Davacılardan İhsan ve Tahir yönünden yapılan inceleme sonucunda; 14.7.2004 günlü ve 5219 sayılı yasa ile HUMK nun 440/III-1 maddesindeki karar düzeltme ile ilgili parasal sınır 6.000.000.000 TL’ye 5236 sayılı yasanın 19. maddesi uyarınca 1.1.2013 tarihinden itibaren 11.100,00 TL’ye çıkarılmıştır. Anılan yasalarda derdest davalar yönünden ne şekilde uygulanacağı yönünde açık bir uygulama hükmü bulunmamakta ise de Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 23.2.2005 gün ve esas 2005/13-32, karar 2005/85 sayılı kararı uyarınca yerel mahkemelerce kurulan hükümlerin temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay Daireleri tarafından verilen kararlara karşı karar düzeltme yoluna gidilmesi durumunda karar düzeltme istemi hangi karara yönelik ise, o karar tarihinde yürürlükte bulunan kanun hükmünün esas alınacağı belirtilmiştir. Bu durumda 1.1.2013 tarihinden sonra verilen ve 11.100,00 TL den az olan hükümlerin onanması veya bozulmasına ilişkin Yargıtay kararları hakkında karar düzeltme yoluna başvurulamaz. Karar düzeltme isteği Dairemizin 06.06.2013 günlü kararına ilişkin olduğuna göre davalı tarafın ayrı ayrı 7200 TL alacağa yönelik karar düzeltme dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
    2- Davacılardan kadir yönelik karar düzeltme isteğine gelince davacı delil olarak 15.06.1997 tarihli bilgisayar yazıcısında düzenlenmiş devre mülk satış sözleşmelerinin fotokopisine dayanmıştır. Davalı ise YHGK"nun 2010/13-516 E. 2011/6 K. nolu ilamının naylon sözleşmeler düzenlenmesine aracı kılınarak dava kazanılmasının kötüye kullanıldığını, satış tarihinden sonra düzenlenmiş sözleşmeler olabileceğini, ödemelerin belediye kasasına girmemesi nedeniyle tüm belgeler üzerindeki imza, yazı ve rakamların mürekkep yaş (yazı yaşı tespiti) yöntemiyle düzenleniş tarihinin belirlenmesi gerektiğini talep etmiştir. Mahkemece dava kısmen kabul edilmiş ise de davacının satış parasını satıcıya ödediğini yasal delillerle ispat etmesi halinde talep hakkı kazanabilir. Davacının ibraz ettiği sözleşmede belediye adına atılan imzanın temsilci sıfatıyla şirket yetkilisi tarafından atılmasının hukuken bağlayıcılığı yoktur. Sözleşmenin bu haliyle her zaman düzenlenmesi imkan dahilindedir. Çünkü sözleşme ve ödeme belgeleri davalı şirketin ticari defter ve belgeleri ile de doğrulanmamıştır. Bu nedenle davacının sözleşme ve ödeme belgelerinin asıllarını ibraz etmesi sağlandıktan sonra davalı belediyenin sahtecilik savunması doğrultusunda bir araştırma yapılması gerekir. İbraz edilmediğinde ise davanın reddine karar verilmelidir. Fotokopi belgelere dayanılarak hüküm verilemez. Öyleyse belgeler ibraz edildiğinde savunma doğrultusunda sözleşmede kullanılan bilgisayar yazı stili ve kullanılan fontun sözleşme tarihinde kullanımda olup olmadığı, belgelerdeki kaşe, mühür, pul gibi ilişik materyallerin içeriğine ve bilgisayar yazı teknolojisine varıncaya kadar bir bilgisayar mühendisine inceleme yaptırılarak karar verilmelidir. Bunun için gerektiğinde dosyanın diğer seri dosyalarla birlikte ... Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü’ne gönderilip uzman bilirkişiden taraf ve yargı denetimine uygun rapor alınmalıdır. Hal böyle olunca mahkeme kararının bu nedenlerle bozulması gerekirken, yanılma sonucu yazılı şekilde düzeltilerek onandığı, bu kez yapılan inceleme ile anlaşıldığından, davalının karar düzeltme isteğinin kabulü ile, Dairemizin onama kararının davacı ... yönünden kaldırılmasına ve yukarıda açıklandığı şekilde hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle Davacılardan ... ve ... yönünden karar düzeltme dilekçesinin reddine 2. bentte izah edilen sebeplerle davalının karar düzeltme isteğinin kabulüne, Dairemizin yukarıda yazılı onama kararının kaldırılmasına ve mahkeme kararının davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 546.40 TL harcın davalı ... Beld. Başkanlığına iadesine, 30.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara