Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/1409 Esas 2022/11639 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/1409
Karar No: 2022/11639
Karar Tarihi: 13.09.2022

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/1409 Esas 2022/11639 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi         2021/1409 E.  ,  2022/11639 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

    SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
    HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    Katılan ... İdaresi vekilinin temyiz isteminin vekalet ücreti ile sınırlı olduğu gözetilerek yapılan incelemede;
    1- Suç tarihinde yürürlükte bulunan 6545 sayılı yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18.son maddesi yollamasıyla, 3/5, 3/10-son maddeleri uyarınca uygulama yapıldıktan sonra, sırasıyla 5607 sayılı Yasanın 4/2. maddesi, eşyanın fahiş değerde olması nedeniyle 5607 sayılı Yasanın 3/22-son cümlesi, ve TCK'nun 62/1. maddesi uygulanarak cezanın belirlenmesi yerine, yasa maddelerinin uygulanma sıraları karıştırılmak suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi,
    2- Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    3- Kendisini vekil ile temsil ettiren katılan kurum lehine maktu vekalet ücreti yerine dilekçe yazım ücretine hükmolunması,
    4- Yargılama giderleri ile ilgili olarak, 5271 sayılı CMK.nun 324. maddesinin 2. fıkrasında "Hüküm ve kararda yargılama giderlerinin kimlere yükletileceği gösterilir.” şeklindeki açık hükmü ile Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 26/05/1935 gün ve 111/7 sayılı "yargılama giderleri hükmün tamamlayıcı parçası olduğundan ilamlarda açıklanmalı, kime yükletileceği belirtilmedir" ve yine Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 02/05/1966 gün ve 4/3 sayılı "tefhim edilmekle hükmün esasını oluşturan kısa kararda yargılama giderinin miktarı ve kime ne miktada yükleteceği belirtilerek, sanığın yükümlülüğü öğrenmesinin sağlanması ve bu sayede sanığın yargılama giderlerine karşı temyiz davası açıp açmama hususunda karar verme olanağı tanınması gerektiğini” belirten kararları karşısında, hükmün esasını oluşturan kısa kararda, sanıkların yükümlülüklerini öğrenmeleri ve buna göre yargılama giderleri yönünden temyiz yoluna başvurup başvurmayacakları hususunda karar vermelerine imkan tanımak için, yargılama giderlerinin kime yükleneceğinin ve bu yükümlülüğün ne miktar olacağının belirtilmesi gerektiği gözetilmeksizin kısa kararda yargılama gideri kısmı boş bırakılarak yargılama giderleri ile ilgili miktar açıklanmadan usul ve yasaya aykırı hüküm kurulması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıkların müdafiileri ile katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13/09/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara