Esas No: 2021/11896
Karar No: 2022/8138
Karar Tarihi: 17.10.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/11896 Esas 2022/8138 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2021/11896 E. , 2022/8138 K.Özet:
Davacılar, tapuda kayıtlı olmayan bir taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararlarına oluştuğunu iddia ederek, adlarına tescilini istemişlerdir. Mahkeme, yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesi kararı bozmuştur. Bozma ilamına istinaden yeniden yapılan yargılama sonucunda, taşınmazın mera ile ilgisi bulunmadığı, emek ve masraf harcanarak imar edildiği ve tapuya tesciline karar verilmiştir. Ancak büyükşehir belediye başkanlığı dava dahil edilmeden karar verilmesi nedeniyle karar bozulmuştur. Türk Medenî Kanunu'nun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz taşınmazın tescili ile ilgili olan dava, HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMUŞTUR.
Türk Medenî Kanunu'nun 713. Maddesi: \"Üç yıl malikinin başkalarının tasarrufuna bıraktığı taşınmaz mallar, tasarruf halindeki kişilerin hakkındadır. Bu süre geçtikten sonra, malikin veya hükümetin istemi ile, öngörülen yasal işlemlerle taşınmaz malikleri adına tapu sicilinde tescil edilirler.\"
6360 Sayılı Kanun'un 1. Maddesi: \"İstanbul, İzmir ve Ankara'da Büyükşehir Belediyeleri ile bu belediyelerin sınırları il mülki sınırlarına denk gelecek şekilde genişletilmiştir. Büyükşehir Belediyelerinin yönetim ve denetimi, diğer belediyelere nazaran ayrı bir esasa tabidir.\"
HUMK'un 428. Maddesi: \"Temyiz incelemesinde, hatalı olduğu anlaşılan hükümler, bu hükümlere dayanılarak verilen diğer hükümler ve kendisine dayanıldığı gösterilen yasal ve kanun hükmü hatalı ise, hükmün tümünün veya bu şekilde hatalı olmadığının anlaşılması halinde, bozulur.\"
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapusuz Taşınmaz Tescili
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalılardan Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği... Köyü Köyiçi mevkiinde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararlarına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanun'un 713. maddesi hükmüne göre adlarına tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne; fen bilirkişi krokisinde sınırları gösterilen 18.916,58 m² yüzölçümlü tarla niteliğindeki taşınmazın 1/3'er payla davacı gerçekler kişi adına tapuya tesciline dair verilen karar davalılardan Hazine tarafından temyiz edilmiş, hüküm Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 28.11.2013 tarihli ve 2013/7270-10891 sayılı ilamı ile bozulmuştur. Bozma ilamında özetle "Mahkemece çekişmeli taşınmazın zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olduğu ve davacılar yararına kazanma koşullarının oluştuğu kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de yapılan inceleme ve araştırmanın hüküm kurmaya yeterli olmadığı, Dairenin iade kararı üzerine düzenlenen ek fen bilirkişi raporunda çekişmeli yerin 3 numaralı mera parseli kapsamında kaldığından söz edildiği, yörede mera tahsis komisyonunca 4342 sayılı Kanun hükümleri gereğince çalışma yapıldığı; çekişmeli yerin içinde bulunduğu ileri sürülen taşınmazın 3 numaralı mera parseli olarak belirlendiği, bu çalışmaya karşı Köy Tüzel Kişiliği tarafından açılan davanın Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/554 Esas sayılı dosyasında görülerek reddedildiği ve hükmün kesinleştiği, bu durum karşısında eldeki davanın aynı zamanda Mera Komisyonunun mera tahsis kararının iptali ve tescil davası niteliği de taşıdığı, bu yön üzerinde durularak yöntemince mera araştırması yapılması gerektiği, ilamda belirtilen usullerde yapılan araştırma sonucunda taşınmazın mera niteliğinde olup olmadığının kesin bir biçimde saptanması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği" hususlarına değinilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına yapılan yargılama sonunda, dava konusu taşınmazın mera ile ilgisinin bulunmadığı, davacıların emek ve masraf harcamak suretiyle taşınmazı imar ve ihya ettiği ve gerekli sürenin de ikmal edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne, fen bilirkişisi ......,'ün 17.08.2015 tarihli krokili raporunda (A) harfi ile gösterilen ve kırmızı kalemle taralı 18.916.58 m2'lik kısmın Kahramanmaraş ili .... İlçesi... Mahallesi ....,mevkiinde, son bulan parsel numarasından sonra yeni bir parsel numarası verilmek suretiyle TMK’nin 713/1. maddesi gereğince ..., ... ve ... adlarına ayrı ayrı 1/3 pay ile tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılardan Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, Türk Medenî Kanunu'nun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz taşınmazın tesciline ilişkindir.
Somut olayda, hüküm tarihinden önce yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun'un 1. maddesi uyarınca büyükşehir belediyesi sınırları tüm ilin idari sınırları olacak şekilde genişletilmiş olduğu halde, Mahkemece Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanlığı davaya dahil edilmeden ve taraf koşulu sağlanmaksızın işin esası hakkında karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 17.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.