Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/3791 Esas 2022/11640 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/3791
Karar No: 2022/11640
Karar Tarihi: 13.09.2022

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/3791 Esas 2022/11640 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi         2022/3791 E.  ,  2022/11640 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

    SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet, Suç İşlemek İçin Örgüt Kurma
    HÜKÜM : Beraat, müsadere
    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    I) Sanıklar Adem oğlu ..., ... Oğlu ..., ..., ..., ... ve ... hakkında "suç işlemek amacıyla örgüt kurma, suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olma" suçlarından kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    "Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak" ve "Suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olma" suçlarından doğrudan zarar görmeyen Gümrük İdaresinin kamu davasına katılmasına karar verilmiş olması hükmü temyize hak vermeyeceğinden Gümrük İdaresi adına Hazine vekilinin vaki temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/l. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi gereğince REDDİNE,
    II) Sanıklar ... ve ... hakkında kaçakçılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    UYAP'tan alınan güncellenmiş nüfus kayıt örneklerinden sanık ...'in hükümden önce 29/01/2011 tarihinde, sanık ...'in hükümden sonra 08/05/2021 tarihinde vefat ettikleri anlaşıldığından, 5237 sayılı TCK'nun 64. maddesi uyarınca kamu davasının düşürülmesi hususunun mahallince değerlendirilmesinin gerekmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan ... İdaresi adına Hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    III) Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında kaçakçılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    Sanıklar ..., ..., ... ve ...'ın üzerlerine atılı kaçakçılık suçunun 6111 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikten önceki 5607 sayılı Yasanın 3/5. madde ve fıkrası kapsamında bulunduğu, buna göre sanıklar hakkında isnat edilen eylem için öngörülen cezanın türü ve miktarı açısından 5237 sayılı TCK'nun 66/1-e maddesi gereğince eylemin 8 yıllık asli zamanaşımı süresine tabi bulunduğu, zamanaşımını kesen en son işlem olan sanıklar ..., ..., ... ve ...'ın savunmalarının alındığı 05/10/2010 tarihi itibarıyle temyiz inceleme gününde, suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı
    TCK'nun 66. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendinde öngörülen 8 yıllık asli dava zamanaşımı süresi tamamlanmış bulunduğu anlaşılmış ve katılan ... İdaresi adına Hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken, 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, anılan maddeler gereğince sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE,
    IV- Sanıklar Adem oğlu ..., ... Mehmet oğlu ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında kaçakçılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    Sanıklar ..., ... ve ...'un üzerlerine atılı toplu kaçakçılık suçunun 6111 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikten önceki 5607 sayılı Yasanın 3/1-2. cümle ve 4/2. maddeleri kapsamında bulunduğu ve 5237 sayılı TCK'nun 66/1-d ve 67/4. maddelerine göre 15 yıllık olağan ve 22 yıl 6 aylık olağanüstü zamanaşımı sürelerine tabi olduğu, sanıklar Adem oğlu ..., ... oğlu ..., ..., ..., ..., ...'in üzerlerine atılı örgütlü kaçakçılık suçunun 6111 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikten önceki 5607 sayılı Yasanın 3/1-2. Cümle ve 4/1. maddeleri kapsamında bulunduğu ve 5237 sayılı TCK'nun 66/1-c ve 67/4. maddelerine göre 20 yıllık olağan ve 30 yıllık olağanüstü zamanaşımı sürelerine tabi olduğu ve buna göre de dava zamanaşımı sürelerinin tahakkuk etmediği gözetilerek yapılan incelemede;
    Sanıklardan yalnızca Adem oğlu ..., ... oğlu ..., ..., ... ve ... kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri halde kendilerini vekil ile temsil ettirmeyen sanıklar lehine de vekalet ücretine hükmedilmesi ve sanıklardan ... oğlu ..., ... oğlu ..., ... ve ...'in aynı müdafii ile temsil edildikleri gözetilmeden her bir sanık yönünden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmolunması,
    Yasaya aykırı, katılan ... İdaresi adına Hazine vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesi uyarınca,
    Hükümden sanıklara vekalet ücreti verilmesine ilişkin bendin çıkarılması yerine “Beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanıklar Adem oğlu ..., ... oğlu ..., ..., ... ve ... lehine karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.500,00 TL maktu vekalet ücretinin hazineden alınarak sanıklara verilmesine ancak sanıklardan Adem oğlu ..., ... oğlu ..., ... ve ... kendilerini aynı müdafii ile temsil ettirdiklerinden tek vekalet ücretinin adı geçen sanıklara eşit olarak verilmesine,” ifadesinin yazılması ve sair kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13/09/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara