Esas No: 2014/18107
Karar No: 2014/28071
Karar Tarihi: 22.12.2014
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2014/18107 Esas 2014/28071 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, 15/03/2001 tarihinde meydana gelen iş kazasında yaralanan davacı sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, 12.368,77 TL maddi ve 5.000 TL manevi tazminatın iş kazası tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıl tahsiline karar verilmiş ve karar süresinde davalı işveren vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yerel mahkemenin maddi ve manevi tazminatın takdirine ilişkin kararı isabetlidir. Ancak davacı tarafça maddi ve manevi tazminat istemleri ile birlikte faiz talebinde bulunulmadığı halde, talep aşılarak, kaza tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi suretiyle hataya düşüldüğü görülmektedir.
Davacı, 05/07/2010 tarihinde haçlandırılan dava dilekçesinde, hüküm altına alınacak tazminatlar yönünden faiz talebinde bulunmamış olup, mahkemece hüküm kurulurken talep aşılarak, kaza tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir.
Taleple bağlı olarak karar verilmesi gerektiği HUMK’nun 74 ve HMK ’nun 26. maddelerinin emredici kuralıdır. Hal böyle olunca, davacı yararına hüküm altına alınan maddi ve manevi tazminat için davalı aleyhine faize hükmedilmemesi gerekirken, taleple bağlılık ilkesine aykırı biçimde kaza tarihinden itibaren faize hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün 1. fıkrasının A ve B bentleri silinerek, yerlerine "A)12.368,77 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, B)5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine" sayı ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 22/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.