Esas No: 2021/899
Karar No: 2022/11668
Karar Tarihi: 14.09.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/899 Esas 2022/11668 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/899 E. , 2022/11668 K.Özet:
Mahkeme, 5607 sayılı Kanuna muhalefet nedeniyle verilen hükümü inceleyerek, suça konu kaçak eşyanın miktarı dikkate alınarak sanık hakkında eksik ceza tayini yapıldığını, takdiri indirimin yanlış maddeye dayandırıldığını, hükümlüler için ayrılan erteleme hükümlerinde karışıklık olduğunu ve müsaderenin yanlış uygulandığını belirtmiştir. Ayrıca, yazılı kararın Anayasa Mahkemesi kararına uygun olmadığını vurgulamıştır. Buna göre, hüküm bozulmuş ve yerel mahkemeye uygulanacak kanun maddeleri belirtilmiştir: 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi, 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi, 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası, TCK'nun 61. maddesi, TCK'nun 62. maddesi, CMK'nun 232/6. maddesi, TCK'nun 51/1. maddesi, TCK'nun 53. maddesi, 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi ve TCK'nun 54/4. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1. Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek,, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2. Ele geçirilen kaçak eşyanın miktarına göre, sanık hakkında temel cezada TCK'nun 61. maddesi uyarınca hapis cezasında teşdit uygulanarak alt sınırdan uzaklaşılması suretiyle hüküm kurulması gerekirken, alt sınırdan hüküm kurmak suretiyle eksik ceza tayini,
3. Sanık hakkında takdiri indirim uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK'nun 62/1. madde ve fıkrası yerine TCK'nun 62. maddesinin yazılması suretiyle CMK'nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
4. Sanık hakkında TCK'nun 51/1. maddesi uyarınca erteleme hükümleri uygulanırken neticeten hükmolunan ''1 yıl 3 ay hapis cezası '' yerine ''10 ay hapis cezasının'' yazılması suretiyle hükmün karıştırılması,
5. TCK'nun 53. maddesinin uygulanması açısından 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı gözönünde bulundurularak hüküm oluşturulmasının gerektiğinin gözetilmemesi,
6. Suç konusu kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaletiyle 5237 sayılı TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş katılan Gümrük İdaresi vekili ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.