Esas No: 2021/1329
Karar No: 2022/11768
Karar Tarihi: 14.09.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/1329 Esas 2022/11768 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/1329 E. , 2022/11768 K.Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karar temyiz edilmiş. Gümrük İdaresi vekili sanık hakkında temyiz etmiyor ancak sanık müdafiinin temyiz gerekçeleri kabul edilmiş ve karar bozulmuş. Karara göre, sanık hakkında suç tarihinde yürürlükte bulunan ve 5607 sayılı Yasanın 3/5. maddesi uyarınca temel ceza belirlenip aynı Yasaya göre uygulama yapılmadan hüküm tesisi edilmiş. Ayrıca, sanık lehine olan yeni kanun düzenlemeleri dikkate alınmamış ve zincirleme kaçakçılık suçu olup olmadığı da tartışılmamış. İndirim hükümleri yanlış şekilde uygulanmış ve suça konu olan kaçak sigaraların müsaderesi göz ardı edilmiş. Kanun maddeleri olarak, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi, 5607 sayılı Yasının 3/5, 3/10, 3/22, 5/2 ve 13/1 maddeleri ile 7242 sayılı Yasının 61. ve 63. maddeleri ve 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası ele alınmış.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I) Katılan Gümrük İdaresi vekilinin sanık ... hakkında kurulan beraat hükmü ile sınırlı temyizine göre yapılan incelemede;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan Gümrük İdaresi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle sanık ...’in beraatine yönelik hükmün ONANMASINA,
II) Sanık ... müdafiinin temyizine göre yapılan incelenmede ise;
1) Sanık hakkında suç tarihinde yürürlükte bulunan ve 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 89. maddesiyle değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi delaletiyle anılan Yasanın 3/5. maddesi uyarınca temel ceza belirlendikten sonra, aynı Yasanın 3/10. madde ve fıkrası gereğince uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
2) Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Kabule göre de;
1) Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 08.04.2014 tarihli ve 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar sayılı kararında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip, sanığın eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK'nun 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;
Temyiz incelenmesine konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 24.12.2014, iddianame düzenleme tarihinin ise 27.02.2015 olduğu,
UYAP'ta yapılan kontrolde istinaf incelemesinde bulunan ... 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2016/280 Esas – 2022/548 Karar sayılı dosyasında sanığa atılı eylem ile ilgili olarak suç tarihinin 25.07.2013, iddianame düzenleme tarihinin ise 21.03.2016 olduğu,
Sanığın üzerine atılı eylemlerin benzer mahiyette olduğu dikkate alınarak, suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre sanığın eyleminin TCK'nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi bakımından dosyaların incelenmesi, istinaf incelemesi sonucuna göre gerektiğinde birleştirilmesi veya bu dosya içine alınması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
2) Sanık hakkında takdiri indirim uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK'nun 62/1. maddesi yerine TCK'nun 62/2. maddesinin yazılması suretiyle CMK'nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
3) 24/11/2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
4) Suça konu kaçak sigaraların 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaleti ile TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14/09/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.