Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/1392 Esas 2022/12199 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/1392
Karar No: 2022/12199
Karar Tarihi: 20.09.2022

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/1392 Esas 2022/12199 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi         2021/1392 E.  ,  2022/12199 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

    SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
    HÜKÜM : Sanık ... hakkında beraat, sanık ... hakkında hükümlülük, müsadere, tasfiye
    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    Suçtan zarar gören ve davaya katılma hakkı bulunan Gümrük İdaresi'nin davadan haberdar edilmeksizin ve yokluğunda yargılama yapılarak hüküm kurulması nedeniyle CMK'nun 260. maddesi uyarınca hükmü temyiz etme hakkı bulunduğu belirlenerek ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin sanık ... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik olduğu gözetilerek yapılan incelemede;
    I- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere göre, o yer Cumhuriyet Savcısının ve suçtan zarar gören Gümrük İdaresi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
    II- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    1- Açılan kamu davasına katılma ve hükmü temyize hakkı bulunan Gümrük İdaresine duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilip, katılma imkanı tanınmadan, yokluğunda yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2-Sanık hakkında suç tarihinde yürürlükte bulunan ve 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 89. maddesiyle değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5. maddesi uyarınca temel ceza belirlendikten sonra aynı Yasanın 3/10. madde ve fıkrası gereğince uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
    3- Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    4- Dava konusu eşyanın müsaderesi ile yetinilmesi gerekirken söz konusu eşyanın tasfiyesine de hükmedilmesi,
    5- Duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilip, katılma imkanı tanınmadan, yokluğunda yargılamaya devam olunan, katılan sıfatını almayan suçtan zarar gören Gümrük İdaresi'nin karar başlığında katılan olarak gösterilip lehine vekalet ücretine hükmolunması ve yalnızca sanık ...'ın mahkumiyetine karar verildiği halde vekalet ücretinin ''sanıklardan tahsiline'' şeklinde hüküm tesisi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve suçtan zarar gören Gümrük İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    20/09/2022 tarihinde I nolu karar yönünden oy çokluğuyla, II nolu karar yönünden oy birliğiyle karar verildi.
    KISMİ KARŞI DÜŞÜNCE
    5607 sayılı Yasaya muhalefet suçundan sanık ... hakkında kurulan beraate ilişkin hükmün, o yer Cumhuriyet Savcısı ve katılan ... İdaresi vekilinin temyizi üzerine, sanığın müsnet suçtan cezalandırılması gerekçesiyle bozulması yerine, sayın çoğunluğun yerel mahkemenin beraate ilişkin kararının onanması yönündeki kararı yerinde değildir. Şöyle ki;
    Sanık ... aşamalardaki savunmalarında özetle, komşusu ve arkadaşı ... Kök’ün polislerle konuştuğunu, kendisinin de evlerinde arama yapılacak diye binanın içinde bulunan bebek arabasındaki eşine ait kaçak sigaraları polislerin bulmaması için içeri alacağı sırada polislerin açık olan kapıdan kendisini görüp görmediklerini bilmediğini, bir süre sonra arama kararını gösterip arama yaptıklarında bebek arabasından alıp eve koyduğu eşine ait sigaraları bulduklarını, suçlamayı kabul etmedeğini söylemiştir.
    08.01.2015 tarihli Arama ve El Koyma tutanağı içeriğine göre, ... Kök isimli şahısla görüşme yapıldığı sırada sanık ...’ın eşi olan ...’ın ikametlerinin alt katında ... Kök’e ait evden battaniyeye sarılı ve gizlenen bir şeyi üst kata götürmükte iken sorulduğunda elindeki battaniyeyi yere attığında suça konu sigaraların merdivenlere döküldüğü, arama kararı uyarınca yapılan aramada 37 karton sigaranın ele geçirildiği belirtilmiştir.
    Tanık olarak dinlenilen ... (Kök) soruşturma aşamasındaki beyanında özetle, ikametinde bulunan ve ... tarafından kendi evine götürmek istediği sigaraların sanık ...’a ait olduğunu, evinde bulunan sigaraların sanık ... tarafından hergün bir iki karton alınıp işyerinde satıldığını söylemiştir.
    Tüm bu anlatılanlar, Arama ve El Koyma tutanağı ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, evinde suça konu sigaraların saklandığı ...’la polislerin konuştuğunu gören sanık ...’ın eşine ait sigaraların ele geçirileceği kaygısıyla battaniyeye sararak götürdüğü sırada polislerin görmesi üzerine paniğe kapılıp yere atması sonucu sigaraların ele geçirildiği, suç konusu olduğunu bilmesi nedeniyle sanık ...’nin sigaraları battaniyeye sardığı,
    ticari miktar ve mahiyette olan sigaraları nakletmenin 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesiyle suç olarak düzenlenmesi karşısında sanık ...’ın müsnet suçtan cezalandırılması yerine, dosya kapsamına uymayan yetersiz gerekçeyle verilen yerel mahkemenin beraate ilişkin kararının onanmasına dair sayın çoğunluğun kararına katılmıyoruz. 20.09.2022

    Hemen Ara