Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/3552 Esas 2022/12118 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık hakkında 5607 sayılı Kanuna muhalefet suçuyla verilen hüküm, ceza dairesi tarafından temyiz edilmiş ve yapılan incelemeler sonucunda yerel mahkemenin hükmü ONANMIŞTIR. Ancak karşı düşünce olarak, arama kararı olmadan yapılan aramanın hukuka aykırı olduğu ve yasak delil niteliğinde olduğu belirtilmiştir. Buna göre Anayasa'nın 38/2, 5271 sayılı CMK'nun 206/2-a, 217/2, 230/1 maddeleri ve fıkralarına göre hukuka aykırı surette elde edilen delillerin kullanılarak hüküm kurulamayacağı ifade edilmiştir.

Detaylı açıklamalar:
- Anayasa'nın 38/2 maddesi: Hiç kimse, kendisi dışındaki bir kişinin suçlanması sebebiyle kendisi hakkında zorlayıcı delil olarak kullanılmak üzere, zorla delil toplamaya veya veri bankalarına bilgi vermeye zorlanamaz.
- CMK'nun 206/2-a maddesi: Tutuklama kararının verilebilmesi için şüphelinin bir suç işlediği şüphesinin vaki olması gerektiği ve bu durumun kaçma şüphesi, delillerin karartılması veya kaçakçılık suçu hakkında somut olguların bulunması vb. durumlarda var sayılacağı belirtilmiştir.
- CMK'nun 217/2 maddesi: Arama kararının hangi hallerde ve ne şekilde alınacağı kanun koyucu tarafından açıkça düzenlenmiştir.
- CMK'nun 230/1 maddesi: Hukuka aykırı surette elde edilen delillerin kullanılamayacağı belirtilmiştir.

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre sanık müdafiileri ve katılan kurum vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 20/09/2022 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
KARŞI DÜŞÜNCE
YCGK'nun 08.06.20021 tarihli 2018/7-96 Esas 2021/262 Karar sayılı ilamında belirtildiği gibi 5271 sayılı CMK'nun 116-119. maddelerinde arama kararının hangi hallerde ve ne şekilde alınacağı kanun koyucu tarafından açıkça düzenlenmiş olup, sanık ve dava konusu kaçak eşya hakkında mahkemece verilmiş bir arama kararı olmadığı gibi, gecikmesinde sakınca olduğundan bahisle Cumhuriyet Savcısı tarafından da verilmiş bir arama izni ya da Cumhuriyet Savcısına ulaşılamaması nedeniyle kolluk amirince verilmiş yazılı arama emri de bulunmaması karşısında, hukuka aykırı arama sonucu ele geçen eşyanın yasak delil niteliğinde olduğu, eşyanın kaçak olmasının veya sanık tarafından işyeri çekmecesinden çıkartılıp kolluğa verilmesini veya ikrarın durumu değiştirmeyeceği nazara alındığında, Anayasa'nın 38/2, 5271 sayılı CMK'nun 206/2-a, 217/2, 230/1 madde ve fıkralarına göre hukuka aykırı suretle elde edilen delillere dayanılarak mahkumiyet hükmü kurulamayacağı gözetilerek sanığın beraati gerekçesi ile hükmün bozulması gerektiğinden sayın çoğunluğun görüşüne iştirak edilmemiştir.