Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2013/22160 Esas 2014/19920 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/22160
Karar No: 2014/19920
Karar Tarihi: 15.10.2014

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2013/22160 Esas 2014/19920 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, davalı işyerinde çalışma süresinin tespiti için dava açmıştır. Mahkeme, davacının isteğini kabul etmiştir. Ancak davalı vekilleri temyiz etmiştir. Yargıtay'ın incelemesi sonucu, 506 Sayılı Yasaya göre davacının yabancı uyruklu olduğu için 15.08.1996-25.09.2008 tarihleri arasındaki dönemde malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi sigortalı olabilmesi için Kuruma yazılı bir başvuru yapması gerektiğine karar verilmiştir. Davacının 6.8.2003-25.09.2008 tarihleri arasındaki döneme ilişkin isteminin kabulüne karar verilirken, 15.08.1996-6.8.2003 tarihleri arasındaki dönemin reddi yerine kabulü hatalı bulunmuştur. Bu nedenle, hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri; 4958 sayılı Yasa'nın 57. maddesi ile 6.8.2003 tarihinde yürürlükten kaldırılan 506 Sayılı Yasa'nın 3. maddesi, II-A fıkrası ve 11.-A fıkrasıdır.
21. Hukuk Dairesi         2013/22160 E.  ,  2014/19920 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara 5. İş Mahkemesi
    TARİHİ : 09/10/2013
    NUMARASI : 2011/741-2013/1320

    Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

    K A R A R

    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
    2-Dava davacının davalı işyerinde 15.08.1996-25.09.2008 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının Makedonya uyruklu olup Türk Vatandaşı olmadığı, dava konusu edilen dönemlerde davalı TRT ile yaptığı istisna akitleri ile mütercim spiker olarak çalıştığı, ücretinin bu şekilde ödendiği anlaşılmaktadır.
    4958 sayılı Yasa"nın 57 maddesiyle 6.8.2003 tarihinde yürürlükten kaldırılan 506 Sayılı Yasanın 3.ncü maddesinin II.- A fıkrasında, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olarak bir işveren emrinde çalışan ve Türk uyruklu olmayan kimselerin Kurumdan yazılı istekte bulunmaları halinde ve istek tarihinden sonraki ay başından başlanarak 506 sayılı Yasa"ya tabi çalışabilmeleri söz konusu iken bu yasanın yürürlükten kalktığı tarihten sonra yabancı uyruklu olanların istekleri olup olmadığına bakılmaksızın tüm sigorta kolları kapsamında sigortalı olarak çalışmaları mümkün hale gelmiştir.
    Somut olayda davacı Türk Vatandaşı olmadığından, 4958 sayılı Yasa"nın 57 maddesiyle 6.8.2003 tarihinde yürürlükten kaldırılan 506 Sayılı Yasanın 3.ncü maddesinin II.- A fıkrasına göre artık isteği olup olmadığına bakılmaksızın tüm sigorta kollarına tabi sigortalı olacağından dolayı, 6.8.2003-25.09.2008 tarihleri arasındaki dönemlere ait istemin kabulü yerindedir. Ancak 506 Sayılı Yasanın 3 ncü maddesinin 11.- A fıkrasının yürürlükte olduğu 15.08.1996-6.8.2003 tarihleri arasında yabancı statüsünde olan davacının 506 sayılı Yasa"ya tabi malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olarak çalışmak istediğine dair Kuruma yazılı bir başvurusu bulunmadığı halde bu dönemin reddi yerine kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir..
    Yapılacak iş; davacının 6.8.2003- 25.09.2008 tarihleri arasındaki döneme ilişkin isteminin kabulüne, 506 Sayılı Yasanın 3 ncü maddesinin 11.- A fıkrasının yürürlükte olduğu 15.08.1996 -6.8.2003 tarihleri arasında yabancı statüsünde olduğundan ve 506 sayılı Yasa"ya tabi malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olarak çalışmak istediğine dair Kuruma yazılı bir başvurusu bulunmadığından 15.08.1996 -6.8.2003 tarihleri arasına ilişkin dönemin reddine karar vermekten ibarettir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan TRT Genel Müdürlüğü"ne iadesine, 15/10/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara