Esas No: 2013/31094
Karar No: 2013/31013
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/31094 Esas 2013/31013 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki devre mülk sözleşmesinin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava dilekçesinin görev yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı şirket yetkililerince ... ili ...ilçesinde Termal Devre Mülklerini görmek, bilgi edinmek üzere 26/01/2013 günü davalı firmanın temin ettiği araçlarla ..."ten Ayaş"a götürüldüklerini, 26/01/2013 günü 1.000,00 TL peşinat ödediğini,...ilçesi ....Köyü 118 ada 3 parselde kayıtlı arsa üzerinde ileride inşa edilecek....tesislerinin satışı hususunda ilk senetin 05/02/2013 ödemeli 18x250,00, 18x310 TL bedelli toplam 10.080,00 TL tutarında senet düzenlendiğini,cayma hakkının hatırlatılmadığını, cayma halinde toplam bedelin %20 si kadar bedeli cezai şart olarak koyduğunu, davalı şirketin bu uygulamasının ilgili yasalara aykırı olduğunu, taraflar arasındaki satışın kapıdan satış niteliğinde olduğunu ileri sürerek davalı tarafından hazırlanan ve taraflar arasında imzalanan devre mülk satış sözleşmesinin feshiyle; peşinen verilen 1000,00 TL nakit paranın iadesi ile 18x250 ve 18x310 TL bedelli toplam 10.800,00 TL bedelli senetlerin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığı,bu nedenle 4822 sayılı kanun ile değişik, 4077 sayılı kanundan kaynaklanan bir uyuşmazlığın bulunmadığı,davaya bakmanın genel mahkeme sıfatıyle asliye hukuk mahkemesine ait dlduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine, karar 2013/31094-31013
kesinleştikten sonra dosyanın görevli ... Asliye Hukuk Mahkemesi"ne gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde kanunda tanımlanan taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
Somut uyuşmazlıkta davalının davacı ile devre mülk satış sözleşmesi imzaladığı, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır.
4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece, uyuşmazlığın tüketici mahkemesi sıfatı ile görülmesi gerekirken genel mahkeme sıfatı ile bakılmak üzere asliye hukuk mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yuarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 10.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.