Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/13839 Esas 2012/13337 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/13839
Karar No: 2012/13337

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/13839 Esas 2012/13337 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, orman kadastrosu ve 2/B uygulaması sırasında taşınmazının orman sınırı içine alındığını ve nitelik kaybettiğini öne sürerek taşınmazın orman sınırı dışında bırakılması için Manisa Kadastro Mahkemesi'ne dava açmıştır. Ancak, keşif için gerekli olan avans yatırılmadığı için dava reddedilmiştir. Temyiz edilen karar, keşif giderleriyle ilgili olan hususların tam olarak belirtilmemesi ve avans yatırımı konusunda gider yükümlüsünün itiraz hakkını kullanamaması nedeniyle bozulmuştur. 3402 sayılı Kadastro Yasası'nın 29. ve 36. maddeleri de uygulanarak, yukarıda belirtilen yasalara ve Yargıtay uygulamalarına uyulması gerektiği vurgulanmıştır.
Kanun Maddeleri:
- 3402 Sayılı Kadastro Yasası, 29. ve 36. maddeleri.
- Tebligat Yasası ve Tebligat Tüzüğü.
- 492 sayılı Harçlar Kanunu, m. 34.
(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi         2012/13839 E.  ,  2012/13337 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı, yörede ilk kez 07.10.2009 tarihinde yapılan ve 09.12.2009 – 09.01.2010 tarihleri arasında ilân edilen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması sırasında 3/16 hisse miktarı ile adına kayıtlı ... Köyü 489 parsel sayılı 18800 m² yüzölçümlü taşınmazın, orman sınırı içine alınıp nitelik yitirdiğinden orman sınırı dışına çıkarılması işleminin yanlış olduğundan işlemin iptali ile orman sınırı dışında bırakılmasını istemiyle Manisa Kadastro Mahkemesi"ne dava açmış, taşınmazın ... İlçesi, mülkî sınırlarında kaldığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilerek dosya Saruhanlı Kadastro Mahkemesi"ne gönderilmiştir. Mahkemece, verilen kesin süre içerisinde keşif avansının yatırılmaması nedeniyle ispat edilemeyen davanın reddine ve taşınmazın tesbit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, altı aylık süre içinde açılan orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamasına itiraza ilişkindir.
    Yargıcın dava konusu şeyi inceleyerek onun hakkında bütün duygularıyla bilgi edinmesi olarak tanımlanabilen keşif; taşınmazlarla ilgili davalarda, dava konusunun yerinde görülüp incelenmesi biçiminde gerçekleşir (H.Y.U.Y.m. 363 vd.). Keşfe gidilebilmesi için mahkemenin bu konuda bir ara kararı oluşturması zorunludur. Bu kararda keşif giderlerinin, keşif giderini yatıracak tarafın ve bunun için gerekli önel ve/veya kesin önelin avukatla kendini temsil ettirmeyen taraf keşif istemişse, kesin önel içerisinde giderleri yatırmamanın sonuçlarının açıklıkla anlatılması; tanık dinlenip, bilirkişi incelemesi yapılacak ise, bu hususun ve keşif günü ile saatinin belirtilmesi; bunun doğal sonucu olarak; hakim, katip ve götürülecekse mübaşir için yol tazminatının (492 sayılı Harçlar Kanunu m. 34); keşif isteyen taraftan keşif aracını bizzat sağlaması istenemeyeceğinden; mahkeme, yapacağı işe, süresine ve gideceği yere göre gerekli gördüğü aracı kendisi belirleyip, temin edeceğinden, araç için ödenecek para miktarının; keşifte dinlenecek bilirkişi ve tanıkların isimlerinin ve ücretlerinin; bilirkişi ve tanıklarla, gerekiyorsa taraflara keşif gününün haber verilebilmesi için gönderilecek davetiye giderlerinin gösterilmesi yanında; yatırılacak avansın tutarı ile yatıracak tarafın ekonomik gücü, keşif tarihi ve tebligatların ulaşması için geçecek süre gözetilerek keşif gününden önceye rastlayan bir tarihin belirlenmesi ve bunda Tebligat Yasası ile Tebligat Tüzüğünün gözönünde tutulması zorunludur.
    Anılan hususları kapsamayan ve belirlenecek bir miktarın keşif gününe kadar yatırılması biçiminde kurulacak ara kararı ve buna dayalı olarak verilecek önel ve kesin önelin uygulamada H.Y.U.Y. m.414, 163 açısından bir sonuç doğurması olanağı bulunmamaktadır (H.G.K. 26.02.1975 T. 1972/1-1273 E. 1975/258 K; H.G.K. 18.02.1983 t, 1980/1-1284 E. 1983/141 K. H.G.K. 30.12.1992 t. 1992/16-666 E., 1992/769 K.; 20.H.D. 14.12.1992 t, 1992/16198-7040).
    Öte yandan, bu koşulların tam olarak yerine getirilmemesi, keşif giderlerine itiraz hakkı olan gider yükümlüsünün bu hakkını kullanmasına da engel oluşturur.
    Kadastro mahkemelerinde belirtilen genel hükümler, 3402 sayılı Kadastro Yasasının 29’ncı maddesi kıyas yoluyla, aynı Yasanın 36’ncı maddesine göre işlem yapılması hallerinde de aynen uygulanır.
    Yukarıda açıklanan yasa ve yerleşmiş Yargıtay uygulamasına aykırı olarak kurulan ara kararları sonucu verilen önel ve kesin önele dayanılarak, keşif giderlerinin yasal sürede yatırılmadığından söz edilerek yazılı biçimde hüküm kurulması bozma nedenidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 26/11/2012 günü oy birliği ile karar verildi.






    Hemen Ara