Esas No: 2010/656
Karar No: 2010/4677
Karar Tarihi: 20.4.2010
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2010/656 Esas 2010/4677 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar ... tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Uyuşmazlık bir adet taşınmazda paydaşlığın giderilmesi istemine ilişkindir.Mahkemece paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine davalı Hazine aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş,hüküm davalılardan ... kayyımı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Paydaşlığın giderilmesi davaları paylı veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan iki taraflı taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya bir kaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMUK.nun 569.maddesi hükmü uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birisinin ölmesi halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
Mal memurlarının kayyım tayin edilmesine dair 3561 sayılı yasada değişiklik yapan 5793 sayılı yasanın 22.maddesi ile 24.07.2008 tarihinde değiştirilen 2.’nci maddesinde; bir kimsenin uzun süreden beri bulunamaması veya oturduğu yerin bilinememesi veya ortada bulunmayan ve miras açıldığında sağ olup olmadığı ispatlanamayan mirasçının payının resmen yönetilmesi amacıyla kayyım atanmasının gerektiği hallerde, vesayet makamı; bu kimselerin malları üzerinde Hazinenin hak ve menfaati bulunup bulunmadığını, mahallin en büyük mal memurluğundan araştırır, Hazinenin hak ve menfaatinin söz konusu olduğunun anlaşılması halinde, mahallin en büyük mal memurunu yönetim kayyımı tayin eder.
Olayımıza gelince; Davaya konu ... parsele ait tapu kaydında paydaş olan ..."nın tüm araştırmalara rağmen adresi tespit edilemediği ve nüfus kaydına rastlanılmadığı bildirildiğine göre adı geçen davalının ve hazinenin hak ve menfaatlerinin korunması amacıyla 3561 sayılı yasa gereğince kayyım tayin edilmesi gerekmektedir. Ancak kayyım tayini paydaşlığın giderilmesi davası sırasında bir ara kararı ile yapılamaz.
Mahkemece, davacı tarafa adı geçen davalıya 3561 sayılı yasa gereğince kayyım tayini davası açılmak üzere süre verilmesi, davanın yetkili ve görevli sulh hukuk mahkemesince ayrı bir dava olarak ele alınıp, gerekli araştırmalar yapılarak sonucuna göre kayyım tayini kararı verilmesi gerekmektedir. Mahkemece usulüne uygun olarak tayin edilen kayyım huzurunda yargılama yapılması gerekirken usulsüz kayyım tayini ile taraf teşkili sağlanmadan yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir
SONUÇ;Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 20.4.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.