Esas No: 2022/7617
Karar No: 2022/12584
Karar Tarihi: 26.09.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/7617 Esas 2022/12584 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2022/7617 E. , 2022/12584 K.Özet:
Sanık, Elektronik Haberleşme Kanunu'na aykırılık suçundan 1.000 Türk Lirası adli para cezasına çarptırıldı. Ancak Yüksek Adalet Bakanlığı, dosyayı kanun yararına bozmak istedi. Sanık, müşteki Mahmut Yıldız'ın telefon numarasına ait abonelik sözleşmesini bilgisi ve rızası dışında düzenlediği iddiasıyla suçlanıyor. Ancak Vergi Dairesi kayıtlarına göre sanığın işyerini terk ettiği tarih, söz konusu abonelik sözleşmesinin düzenlendiği tarihten önceydi. Bu nedenle, sanığın suç tarihinde farklı bir adreste faaliyet gösterip göstermediğine dair araştırmanın yapılması gerektiği vurgulandı. Sonuç olarak, Şanlıurfa 2. Asliye Ceza Mahkemesi kararı bozuldu ve müteakip işlemlerin yerine getirilmesi kararlaştırıldı.
Kanun maddeleri:
- 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63/10 maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 52/2. maddesi
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi
"İçtihat Metni"
5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’na aykırılık suçundan sanık ...'in anılan Kanun'un 63/10 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 52/2. maddeleri gereğince 1.000,00 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair ŞANLIURFA 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/03/2017 tarihli ve 2016/910 esas, 2017/243 sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığından verilen 03.07.2022 tarihli kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18.07.2022 tarihli ve KYB. 2022-100212 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Mezkür ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, müşteki Mahmut Yıldız’a ait 0 539 912 1809 numaralı telefon hattına ait 08/04/2010 tarihli abonelik sözleşmesinin müştekinin bilgisi ve rızası dışında şüphelinin yetkili olduğu "Destan İletişim-..." isimli işyerinde tanzim edildiğinden bahisle açılan kamu davası sonucunda sanığın mahkûmiyetine karar verilmiş ise de; somut olayda, suça konu abonelik sözleşmesinin düzenlenme tarihinin 08/04/2010 olduğu ve sanık müdafii tarafından Şanlıurfa 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/396 esas sayılı dosyasına ibraz edilen Şanlıurfa Vergi Dairesi kayıtlarına göre ise, sanığın işi terk tarihinin 30/11/2009 olarak kayıtlara geçtiği nazara alındığında, sanığın suç tarihi itibarıyla farklı bir adreste faaliyetine devam edip etmediği de araştırılarak, bahsi geçen hususların birlikte değerlendirilmesi suretiyle sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden Şanlıurfa 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/03/2017 tarihli ve 2016/910 esas, 2017/243 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nun 309/4-b maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, 26.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.