Esas No: 2020/6402
Karar No: 2022/12617
Karar Tarihi: 26.09.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2020/6402 Esas 2022/12617 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2020/6402 E. , 2022/12617 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 4733 sayılı Kanuna muhalefet
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1. Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 4733 sayılı Yasanın 8/4. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile 4733 sayılı Yasanın 8/4. maddesinin yürürlükten kaldırılarak atılı suça ilişkin düzenlemenin 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamı içine alındığı ve halen yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değişik 3/18. maddesi ile de aynı düzenlemenin korunduğu cihetle,
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek,
Suç tarihinde yürürlükte olan 4733 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla aynı Yasanın 3/5, 3/10, 3/22 ve 5/2. maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası nazara alınarak sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2. 24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle anılan maddenin değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3. Dava konusu kaçak eşyanın müsaderesi sırasında uygulama maddesi olan TCK'nun 54/4. maddesi yerine fıkra numarası gösterilmeksizin TCK'nun 54. maddesinin yazılması suretiyle CMK'nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
4. Mahkemece nakil aracının koşulları oluşmadığından iadesine karar verilmiş ise de; dosyada mevcut 14.06.2012 tarihli kolluk tutanağına göre, yapılan araştırma sonucunda nakil aracının sanık tarafından kaçakçılık amacı ile kullanıldığının tespit edilmesi, yine suç tarihinden önce ... plakalı aracın sanık tarafından benzer şekilde sigara kaçakçılığında kullanılması gözetilerek aracın fiili kullanıcısının sanık olduğu, bu haliyle malen sorumlunun iyiniyetli olduğundan söz edilemeyeceği, 5607 sayılı Kanunun 10. maddesi hükümleri ile kaçak eşyanın nakil aracının ağırlıklı bölümünü oluşturduğu ve suçta kullanılan aracın suç tarihlerindeki piyasa değeri ile kaçak eşyanın gümrüklenmiş değeri dikkate alındığında 5607 sayılı Kanunun 13. maddesinde belirtilen müsadere şartlarının gerçekleştiği, 5237 sayılı TCK'nun 54/3. maddesi uyarınca müsaderenin hakkaniyete aykırı olmayacağı anlaşılmakla nakil aracının müsaderesi gerekirken dosya kapsamına uygun olmayan gerekçeyle iadesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.