Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2010/1584 Esas 2010/4632 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/1584
Karar No: 2010/4632
Karar Tarihi: 20.4.2010

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2010/1584 Esas 2010/4632 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Hazine vekili, bir alacak davasının kısmen kabul edilmesi ve davalılardan yalnızca belirli bir miktarın tahsili yönündeki kararı temyiz etti. Mahkeme, sözleşme gereği kiralanan sahadan çıkarılan malzemelerin fazla olması halinde davalıdan tahsil edilecek bedelin idari talep başına 15 gün içinde ödenmesini şart koştuğunu belirtti. Ancak davalı, diğer şirketi aracılığıyla fazla malzemeyi sattığı için, mahkeme kararının her iki davalıdan da tahsiline hükmetti. Temyiz eden Hazine vekili, diğer davalının şirketine aracılık etmekle ilgisi olmadığından, sadece kiracı davalıdan tahsilat yapılması gerektiğini belirtti. Temyiz mahkemesi, bedelin sadece kiracıdan tahsiline karar vererek, bir kira sözleşmesinin tanımını ve sözleşmeden doğan borçların ancak sözleşmenin tarafından istenebileceğini vurguladı. Bu sebeple, kararın davalılardan her ikisi adına tahsili hakkında hüküm verilmesinin doğru olmadığı sonucuna vardı ve kararı bozdu.
Borçlar Kanunu'nun 248 ve devamı maddeleri, kira sözleşmesini tanımlar ve bedel karşılığında geçici bir süre için başkasına ait taşınır ya da taşınmaz malın kullanılmasını sağlayan anlaşma olarak tanımlar. Kira sözleşmesi karşılıklı borç doğ
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2010/1584 E.  ,  2010/4632 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davalılar-davacı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davacı Hazine vekili Av.... ve davalılar vekili Av.... geldiler. Hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Uyuşmazlık, 2.843.148 TL alacağın tahsiline ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 335.645.75 TL alacağın davalılardan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili ve davalılar vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
    1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına, takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyiz eden davacı vekilinin tüm ve davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davalılar vekilinin davalı ... İnş. Taah. San ve Tic Ltd Şti’nin sorumluluğuna ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
    Davada dayanılan ve hükme esas alınan 26.5.2000 başlangıç tarihli ve dört yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşme ile ... Köyü ... Çayı’nın 705.975 m2’lik kısmındaki kum ve çakıl ocağı davalı ...’ya kiralanmıştır. Sözleşmenin 18. maddesinde kiralanan sahadan 705.975 m3 kum-çakıl malzemesi alınacağı, alınacak malzemenin kira süresi dolmadan bitirilmesi halinde tahsil edilmiş kira bedelinin iade edilmeyeceği, kiralama süresi içinde kiralanan sahadan alınan malzeme miktarının tahmin edilen miktardan fazla olduğunun idarece tespiti halinde günün rayiç bedeli üzerinden bulunacak birim fiyatın fazla malzeme miktarı ile çarpımı sonucu bulunacak bedelin idarenin talebinden itibaren onbeş gün içinde kiracı tarafından ödeneceği kararlaştırılmıştır. Bu şart geçerli olup tarafları bağlar. Sözleşmenin kiracısı olan davalı ... diğer davalı şirketin 123 / 391 pay oranında hissedarıdır. Mahkemece yapılan yargılama sonucu ve bilirkişi raporuna göre davalı kiracının kiralanan kum ve çakıl ocağından sözleşmede kararlaştırılanın üzerinde malzeme çıkarıp kayıtlara girmeden ortağı olduğu davalı şirket aracılığı ile sattığı sonucuna varılmış ise de kiralanandan fazla malzeme alınmasının yaptırımı sözleşmenin 18. maddesinde düzenlenmiş olup buna göre fazla çıkarılan malzeme bedeli kiracıdan tahsil edilecektir. Borçlar Kanunu’nun 248 ve devamı maddelerinde düzenlenen kira sözleşmesi, bir
    bedel karşılığında geçici bir süre için başkasına ait taşınır ya da taşınmaz malın kullanılmasını sağlayan anlaşma olarak tanımlanabilir. Kira sözleşmesi karşılıklı borç doğuran ve taraflarına şahsi hak sağlayan bir akittir. Sözleşmeden doğan borçlar ancak sözleşmenin tarafından istenebilir. Davalı kiracının diğer davalı şirketin ortağı olması ve sözleşmeye aykırı elde ettiği malzemeyi şirketi aracılığı ile sattırması davacı idarenin davalı şirketten talepte bulunması sonucunu doğurmaz. Bu itibarla mahkemece davalı şirket hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde alacağın her iki davalıdan da tahsiline hükmedilmesi doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün yukarda ( 2 ) No’lu bentte yazılı nedenlerle BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için kendini vekille temsil eden davalı ... İnş.San. ve Tic.Ltd.Şti. yararına takdir olunan 750.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalı şirkete verilmesine, keza davalı ..."nun temyizi yönünden Yargıtay duruşması için kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir olunan 750.-TL vekalet ücretinin davalı ..."dan alınarak davacıya verilmesine, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 20.4.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara