Esas No: 2012/4687
Karar No: 2012/13047
Karar Tarihi: 20.11.2012
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/4687 Esas 2012/13047 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 07.10.2010 tarih ve 2010/8084 E. - 2010/11946 K. sayılı bozma ilâmında özetle; [Davacı ... Yönetimi; Burhan Köyünde 5304 sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan orman kadastrosunun kısmî ilâna çıkartıldığını, ancak dava dilekçesine ekli memleket haritasında 1 ile gösterilen alanın orman sayılan yerlerden olduğu halde orman sınırları dışında bırakıldığını ileri sürerek, bu alanın orman sınırları içine alınması ve orman niteliğiyle Hazine adına tescili isteğiyle Hazine ve Köy Tüzel Kişiliğine husumet yönelterek dava açmıştır. Daha sonra yapılan kültür arazilerinin kadastrosu sırasında dava konusu taşınmazların tespit tutanağı düzenlenip malik hanesi açık bırakılarak mahkemeye gönderilmiş, mahkemece; tutanak iktisabında zilyet olarak ismi yazılı kişiler davaya dahil edilip taraf oluşturulduktan sonra; Hazine ve köy tüzel kişiliği aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine, bu davalılar yönünden yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, Hazine zorunlu hasım olduğundan lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, dahili davalı aleyhine açılan davanın ise kabulüne ve dava konusu 302 ada 1 nolu parselin orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline, 26.05.2009 tarihli fen bilirkişi rapor ve krokisinde 302 ada 2 nolu parselin (A1) ile gösterilen 1181,41 m² ve (A2) ile gösterilen 1727,70 m² kısımlarına ilişkin kadastro tespitlerinin iptali ile bu kısımların orman niteliğiyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, parselin kalan bölümü hakkında hüküm kurulmamış, karar davacı ... Yönetimi ve davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
1) Orman ve kadastro tespitine itiraz davalarında Hazine yasal hasım olduğu anlaşıldığından davalı Hazinenin vekalet ücreti yönünden yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının REDDİNE,
2) Davalı Hazinenin diğer temyiz itirazları ile davacı ... Yönetiminin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; mahkemece, dava konusu taşınmazın tutanağın edinme sütununda isimleri yazılı davalı kişiler tarafından zilyet olarak kullanıldığı, bu nedenle Hazine ve köy tüzel kişiliğine husumet yöneltilemeyeceği ve çekişmeli 302 ada 2 nolu parselin (B) ile gösterilen bölümünün dava konusu edilmediği gerekçeleriyle Hazine ve Köy Tüzel Kişiliği aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine ve sadece 302 ada 2 nolu parselin (A1) ve (A2) ile gösterilen bölümleri hakkında hüküm kurulmuşsa da, yörede 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasa ile değişik 4/3. maddesi uyarınca yapılan orman kadastrosunda 6831 ve 3402 sayılı Yasa hükümleri iç içe ve birlikte uygulandığından orman sınırları dışında bırakılan taşınmazlar hakkında 3402 sayılı Yasanın 26/4. maddesi gereğince henüz olumlu tesbit tutanağı ve haritası düzenlenmemiş olmakla birlikte orman olmadığı konusunda "Olumsuz tutanak ve harita düzenlendiği" kabul edilip, 6831 sayılı Yasanın 11/1. maddesi gereğince kadastro
mahkemesinin görevi (yetkisi) başlayacağı Çevre ve Orman Bakanlığının (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ya da Orman Genel Müdürlüğünün otuz günlük kısmî ilân süresi içinde kadastro mahkemesinde dava açabileceği, açılacak bu davada yapılan kadastro işleminin özelliği ve açılacak davanın niteliği nedeniyle bu davada husumet Hazine veya taşınmazın içinde bulunduğu köy tüzel kişiliği ya da davaya konu taşınmaza zilyet olanlara yöneltilebileceği dikkate alınarak mahkemece, kendilerine husumet yöneltilerek dava açılan özel ya da tüzel kişilerin gerçek hak sahibi olmadığı gerekçesiyle davanın husumet yönünden reddine karar verilemeyeceği, ancak yapılacak uygulama ve inceleme sonucunda dava konusu yerin orman olduğu belirlenirse, bu durumda yasal hasım olan Hazine ve Köy Tüzel Kişiliğine yargılama gideri ve vekalet ücreti yükletilemeyeceği düşünülerek, dava dilekçesinde niteliği bildirilen taşınmazların tesbit tutanağının, malik hanesi açık bırakılmak suretiyle düzenlenip gönderildiği ve kamu düzeni nedeniyle, kadastro hâkimi düzenli sicil oluşturmakla görevli olduğundan, dava konusu taşınmazların orman sayılmayan bölümleri üzerinde kim ya da kimlerin ne zamandan beri zilyet ettiği, onlar yararına kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenerek bu bölümün kim ya da kimler adına kaç pay oranıyla adına tescil edileceğinin kararda gösterilmesi] gereğine değinilmiştir. Mahkemece, çekişmeli 302 ada 1 ve 2 nolu taşınmazların orman içi açıklığı niteliğinde orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne ve taşınmazların tamamının orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından vekalet ücreti ve resen tesbit olunacak hususlara yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman kadastrosuna ve kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu, 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi hükümlerine göre yapılmıştır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 20/11/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.