Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/5976 Esas 2012/12972 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/5976
Karar No: 2012/12972

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/5976 Esas 2012/12972 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi         2012/5976 E.  ,  2012/12972 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ... Yönetimi vekili, 15.12.2009 havale tarihli dilekçesiyle, Bartın 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1974/68 - 51 sayılı acele elkoyma kararı ile 838 parsel sayılı taşınmazın davalı idare adına tapuya tesciline karar verildiğini, ancak; davaya konu taşınmazın 1964 yılında tapulama mahkemesinin kararı ile orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle kadastro tesbit harici bırakıldığını ileri sürerek, Bartın 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1974/68 - 51 sayılı, taşınmazın davalı idare adına tapuya kayıt ve tesciline dair verilen kararının iptali ile taşınmazın orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece, kamulaştırma kararının iptali davasında idarî yargının görevli olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman iddiasına dayalı tapu iptal ve tescile ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 25.08.1992 tarihinde ilân edilerek kesinleşen sınırlaması evvelce yapılmış ormanlardan mahkeme kararları uyarınca orman olan yerlerin orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
    Mahkemenin benimsediği şekilde uyuşmazlığın kamulaştırma kararının iptali istemine ilişkin olduğu yönündeki kabule katılma olanağı yoktur. Somut davanın, Türkiye ... Kurumu’nun (Türkiye ... İşletmeleri Kurumu) 06.10.1972 tarih ve 1092/492 sayılı kararı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı"nın bu kararı 29.05.1973 tarihinde onaylamasıyla alınan kamulaştırma kararının iptali istemiyle açılmadığı kuşkusuzdur. Ancak; davacı ... Yönetimi vekili 15.12.2009 havale tarihli dilekçesinde, çekişmeli taşınmazın davalı idare adına tapuya tesciline dair verilen Bartın Asliye Hukuk Mahkemesinin kararının iptalini istemiştir. Bilindiği üzere, kesinleşmiş bir mahkeme kararının iptali, kısmen veya tamamen değiştirilmesi, ancak, yargılamanın yenilenmesi yolu ile mümkün olabilir. Ancak; dava dilekçesinin bütününden talebin yargılamanın yenilenmesi olmadığı, dava ve talebin esasında taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline ilişkin olduğu, ancak; vekil tarafından hatalı olarak mahkeme kararının iptalinin talep edildiği anlaşılmaktadır. Kaldı ki, dava dilekçesindeki beyana değer verilerek, davanın mahkeme kararının iptali dolaysıyla yargılamanın yenilenmesi talebi olduğu kabul edildiği takdirde de, dava adli yargının görevi içindedir. Ayrıca, somut davanın idari bir tasarrufa karşı açılmadığı da tartışmasızdır.
    Hukuk Muhakemeleri Kanununun 119/1-ğ maddesine göre, açık bir şekilde talep sonucunun dava dilekçesinde bulunması gereken hususlardan olduğu, 119/2. maddesine göre ise, dava dilekçesinde talep sonucunun açık olmaması halinde, hâkim davacıya eksikliği tamamlaması için bir haftalık kesin süre vereceği ve bu süre içinde eksikliğin tamamlanmaması
    halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği düzenlenmiştir. Mahkemece, belirtilen yasal düzenleme uyarınca gerektiğinde davacı ... Yönetimi vekiline talep sonucunun açıklattırılması, taşınmazın tapu kaydı getirtilip, tarafların sunacakları deliller toplanarak sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, yanlış hukukî nitelendirme ile davanın kamulaştırma kararının iptaline yönelik olduğu yönündeki kabule dayanılarak, yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ... Yönetimi vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 19/11/2012 günü oy birliği ile karar verildi.






    Hemen Ara