Kasten adam öldürmeye teşebbüs - Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma - 6136 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/1463 Esas 2021/4623 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/1463
Karar No: 2021/4623
Karar Tarihi: 28.06.2021

Kasten adam öldürmeye teşebbüs - Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma - 6136 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/1463 Esas 2021/4623 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2020/1463 E.  ,  2021/4623 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Kasten adam öldürmeye teşebbüs, Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma, 6136 sayılı Kanuna muhalefet
    Hüküm : TCK"nın 302/1, TCK"nın 82/1-g-h, 3713 sayılı Kanunun 5/1, 6136 sayılı Kanunun 13/2, TCK"nın 35/2, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin, İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemesinde, silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından, işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1)Kişiyi yerine getirdiği kamu görevinden dolayı ve yakalanmamak amacıyla kasten öldürme (teşebbüs) ve 6136 sayılı Kanuna muhalefeten yasak silah taşıma suçlarından verilen hükümler yönünden yapılan temyiz incelemesinde,
    Sanığın yakalandığı olayda çatışmaya girdiği askeri birimin 13 personelden oluşması, bunların tamamının belirli olması ve sanığın eylemlerinin bunların tamamına yönelik olması karşısında, sanığın teşebbüs aşamasında kalmış kişiyi yerine getirdiği kamu görevinden dolayı ve yakalanmamak amacıyla kasten öldürme suçundan 13 defa cezalandırılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle atılı suçtan bir defa cezalandırılması yolunda hüküm tesis edilmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA,
    2)Devletin birliğini ve ülke bütünlüğü bozma suçundan verilen hüküm yönünden yapılan temyiz incelemesinde,
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü sair nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak;
    Sanık hakkında daha önce İskenderun 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 07.09.2016 tarih, 2015/151 Esas ve 2016/199 Karar sayılı kararı ile Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan verilen 7 yıl 6 ay hapis cezasına ilişkin hüküm yönünden kanun yararına bozma yoluna başvurulduğu ve talebin kabul edildiği gözetildiğinde sanık hakkında kurulan hükümden mahsup edilmesinin mümkün olmadığı anlaşıldığından mahsuba ilişkin yazılı şekilde karar verilmesi kanuna aykırı olup sanık müdafiinin temyiz talebi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmeyip CMK"nın 303/1. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün görüldüğünden İlk Derece Mahkemesi hükmünden "Sanığın daha önceden İskenderun 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 07/09/2016 tarih ve 2015/151 Esas, 2016/199 Karar sayılı kararı ile Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suçundan verilen 7 yıl 6 ay netice hapis cezasının infaz aşamasında bu dosyamızda verilen cezasından MAHSUBUNA," şeklinde yazılı paragrafının hüküm fıkrasından çıkarılması suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde

    yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 28.06.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara