Esas No: 2012/8310
Karar No: 2012/11995
Karar Tarihi: 02.11.2012
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/8310 Esas 2012/11995 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Yörede 1979 yılında yapılan tapulama çalışmaları sırasında ... ilçesi, ... (...) mahallesi, 634 parsel sayılı 3960,00 m² yüzölçümündeki taşınmazın, 6831 sayılı Yasanın 1744 sayılı Yasa ile değişik 2. maddesi gereğince orman rejimi dışına çıkarılan yerlerden olduğu ve 7 yıldan beri ...’in işgalinde olduğu belirtilerek meyve fidanlığı niteliğiyle Hazine adına tespit edilmiş ve itirazsız kesinleşmiştir. Davacı vekili, 634 parsel sayılı taşınmazın 400,00 m² bölümünün müvekkili tarafından ... isimli bir şahıstan haricen satın alındığını, çekişmeli parselin bulunduğu bölgede 3402 sayılı Kadastro Yasasına 5831 sayılı Yasanın 8. maddesiyle eklenen ek 4. maddesine göre kadastro çalışması yapıldığını, ancak; 634 parsel sayılı taşınmazın ek-4 göre yapılan kadastro çalışmasına konu edilmediğini belirterek, 634 sayılı taşınmazın 400,00 m² bölümünün müvekkilinin kullanımında bulunduğuna dair tapu kütüğünün beyanlar hanesine şerh verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, talebin idari yargının görev alanına girdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi kapsamında kalan taşınmazın tapu kütüğünün beyanlar hanesine kullanıcı şerhi verilmesi istemine ilişkindir.
Dava konusu 3960,00 m² yüzölçümündeki 634 parsel sayılı taşınmazın tapu kütüğünün beyanlar hanesinde “...oğlu ...” şeklinde kullanım şerhi bulunmaktadır. Davacı vekili ise, 634 sayılı taşınmazın 400,00 m² bölümünün müvekkilinin kullanımında bulunduğuna dair tapu kütüğünün beyanlar hanesine şerh verilmesi isteğinde bulunmuştur. Mahkemece, talebin idari yargının görev alanına girdiği gerekçesiyle davanın görev nedeniyle reddine karar verilmiştir. Ancak, taşınmazın 400,00 m² bölümü üzerine tapu kütüğünün beyanlar hanesine kullanıcı şerhi verilmesine yönelik açılan dava adli yargının görevi içindedir. Ayrıca, somut dava idari bir tasarrufa karşı da açılmamıştır.
Hal böyle olunca, taraf teşkili sağlanıp işin esasına girilerek bir hüküm oluşturulması gerekirken, yazılı olduğu üzere yargı yolu bakımından görevsizlik nedeniyle davanın reddine kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı gerçek kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 02/11/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.