Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/28634 Esas 2013/30396 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/28634
Karar No: 2013/30396

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/28634 Esas 2013/30396 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2013/28634 E.  ,  2013/30396 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalının kendilerine ait kredi kartını kullandığını ve ancak kart borcunu ödemediğini, icra takibine de haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkar tazminatının tahsilini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    İİK’nın 67. maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra-inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması gerekir. Burada borçlunun kötüniyetli itiraz etmiş bulunması yasal koşullardan değildir. İnkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra kovuşturmasına itiraz edip duran ve işin itirazla çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı, alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarının belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurlarının bilinmesi mümkün nitelikle olması yeterlidir. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. Açıklanan yasal kuralların ışığında takip konusu alacak değerlendirildiğinde, borçlu yalnız başına ne kadar borçlu
    olduğunu tespit edebilecek konumda bulunması nedeniyle alacağın likit ve muayyen nitelikte olduğunun kabulü ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekir. Mahkemece, davacının bu istemi hakkında kabul kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde icra inkar tazminatı talebinin reddedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    Ne varki yapılan bu yanlışlıkların giderilmesi yeni bir yargılamayı gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması usulün 438/7 maddesi gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; mahkeme kararınınhüküm kısmının 2 numaralı bendinin bütünüyle karardan çıkartılarak yerine aynen (yasal koşulları oluştuğundan hükmedilen asıl alacakolan 16247,82 Tl.nın %40"ı oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine) söz ve rakamlarının yazıllmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan 24.30 TL harcın istek halinde iadesine, 5.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara