Esas No: 2014/15629
Karar No: 2014/19338
Karar Tarihi: 02.10.2014
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2014/15629 Esas 2014/19338 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Diyarbakır 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 12/11/2013
NUMARASI : 2013/435-2013/914
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının Ocak 2000 - 11.07.2007 tarihleri arasında davalı işverene ait iş yerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacının 01.05.2003-04.07.2007 tarihleri arasında davalı işveren nezdinde hizmet akdi ile 1504 gün çalıştığı, bu hizmetlerinin kuruma bildirilmediği, davalı kuruma bildirilmesi gerektiğinin tespitine karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 01/01/2001-26/02/2001 tarihleri arasında 56 gün 1014604 sicil numaralı işyerinden, 27/02/2001-15/10/2001 tarihleri arasında 2001/1. dönemde 62 gün, 2. dönemde 120 gün, 3. dönemde 45 gün olmak üzere toplam 227 gün davalı şirkete ait 1016409 sicil numaralı işyerinden, 16/10/2001-31/10/2001 tarihleri arasında 16 gün 1018070 sicl numaralı işyerinden, 02/11/2001-30/11/2001 tarihleri arasında 29 gün 1063012 sicil numaralı işyerinden hizmet bildiriminin yapıldığı, 05/07/2007 tarihinde 1005107 sicil numaralı işyerinden girişi yapılarak hizmet bildiriminin yapılmaya başlandığı, davalı işyerine ait 2000/3-2001/1-2-3-2002/1. dönem bordrolarının bulunduğu, ücret bordrolarının olmadığı, davacı ve davalı tanıklarının beyanlarının alındığı anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliğinin kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır.
Çalışma olusu her türlü delille ispat kazanabilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Yapılacak iş, davacının temyizinin bulunmadığını da göz önüne alarak mahkemece kabul edilen dönemi kapsayan dönem bordrolarını getirtip dönem bordrolarında ihtilaflı dönemin tamamında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, bordolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, Sosyal Güvenlik Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle davalı işyerine komşu işyerlerini tespit edip bu işyerlerinin uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı çalışanları, yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek ve yine davalı işyerinde çalışan kişilerin Emniyette veya zabitada kayıtlarının olup olmadığını araştırıp çalışan kişileri tespit edip çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak, davalı işyerine ait kayıtları getirtip davalı işyerinin kanun kapsamına alındığı tarihi tespit etmek, davacı ile birlikte çalıştığının söyleyen tanıklarını bordro tanığı olup olmadıklarını belirlemek ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra davacının çalışmasının sürekli çalışma olduğu anlaşılırsa sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekili ile davalı işveren vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan A. İnş.Tur.Tic A.Ş."ne iadesine, 02/10/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.