Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/9813 Esas 2012/11740 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/9813
Karar No: 2012/11740

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/9813 Esas 2012/11740 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi         2012/9813 E.  ,  2012/11740 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ... Yönetimi, ... mevkiinde 39 pafta, 3830 nolu 50.887,00 m² yüzölçümündeki taşınmazın, tapuda davalı adına kayıtlı olduğunu, kısmen yörede 1987 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığını ve halen orman niteliğinde bulunduğunu iddia ederek, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile orman olan bölümünün orman niteliğiyle Hazine adına tescili istemiyle sulh hukuk mahkemesinde dava açmış; dosya, taşınmazın değeri nedeniyle görevsiz kararıyla asliye hukuk mahkemesine gönderilmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve dava konusu parselin 22.02.2007 günlü fen bilirkişi krokisinde (A) ile gösterilen 11155,33 m2 bölümünün tapu kaydının iptaline, orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline, (B) ile gösterilen 39731,67 m2 bölümünün tarla niteliğiyle davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescili istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1948 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu ile 1987 yılında yapılan ve kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulamaları bulunmaktadır.
    Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Her ne kadar karara dayanak alınan kroki ve aplikasyon haritasındaki dava konusu taşınmazın bulunduğu yere ilişkin orman sınır hatları uyumlu görünmekte ise de, bir örneği dosyada yer alan 1948 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosuna ilişkin krokide 85, 86 ve 87 sayılı orman sınır hatlarını birleştiren hat ile karara dayanak alınan bilirkişiler tarafından düzenlenen krokide, aynı noktaları birleştiren hat arasında açı, eğim, yön ve uzaklık bakımından benzerlik bulunmamaktadır. Yine, karara esas alınan bilirkişi raporunda (A) bölümü 11155,33 m² ve (B) bölümü 39731,67 m² olarak açıklandığı halde, Dairenin 16.12.2010 günlü iade kararı üzerine dosyaya sunulan ek raporda (A) bölümü 10511,80 m² ve (B) bölümü ise 40628,80 m² olarak açıklanmıştır. Mahkemece bu yönler üzerinde durularak çelişkiler giderilmemiştir.
    Aplikasyon; orman kadastrosu daha önceden yapılmış olan yerlerde, gerekli orman sınır noktalarının yerlerinin arazide belirlenip ihya edilmesinden ibaret olup, bu belirleme ve ihya sırasında önceden kesinleşen orman sınır noktalarının aynı yerlerine konulması zorunludur (02.09.1986 tarihinde yürürlüğe giren 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması hakkındaki Yönetmelik md. 44. ve 25523 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak 15.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren Yönetmeliğin 43 ve devamı maddelerine göre). Aplikasyon işlemi yeni bir orman kadastrosu değildir. Aplikasyonla kesinleşmiş orman sınırları değiştirilemez. Kesinleşmiş orman sınırları değiştirilerek yapılan aplikasyon ve bu işlem sonucunda düzenlenen kadastro haritasının hukuken geçerliliği söz konusu olamaz.
    Aplikasyonun ne şekilde yapılacağı, Orman Kadastro Yönetmeliğinde tarif edilmiştir. 15.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren Yönetmeliğin 64. maddesine gereğince çıkarılan teknik izahnameye göre, aplike edilecek orman kadastro haritasının düzenlenmesinde hangi yöntem ve teknik aletler kullanılmış ise, orman sınır noktalarının aplikasyonunda da aynı yöntem ve teknik aletler kullanılmalıdır. Yasa ve yönetmelik hükümlerine uymayan inceleme ve bilirkişi kurulu raporuna dayanılarak hüküm kurulamaz.
    Bu nedenlerle, mahkemece; öncelikle 1948 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile 1987 yılında kesinleşen ilk orman kadastrosunun aplikasyonu ve 6831 sayılı Yasanın 3302 sayılı Yasa ile değişik 2/B madde uygulamasına ilişkin işe başlama, çalışma, işi bitirme ve sonuçlarının askı ilân tutanakları ile taşınmazın bulunduğu yeri orman sınır noktalarıyla birlikte gösterir onaylı ASLINA GÖRE RENKLENDİRİLMİŞ, OKUNAKLI orman kadastro harita örnekleri orman işletme müdürlüğünden veya Orman Genel Müdürlüğünden getirtilmeli, önceki bilirkişiler dışında serbest orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman yüksek mühendisi ve bir harita mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte 2 Eylül 1986 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan 6831 sayılı Orman Yasasına Göre Orman Kadastrosu ve Aynı Yasanın 2/B Maddesinin uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 54. maddesi uyarınca hazırlanan Orman Kadastrosu Teknik İzahnamesinin 49. maddesinde yazılı “Orman sınır noktası ve hatların uygulanmasında tutanaklardan, orman kadastro haritasından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon, röper noktalarından yararlanılır. Sınırlama tutanakları ile orman kadastro haritaları arasında çekişme olduğunda, ölçü değerleri ve tutanaktaki ifadeler arazinin durumuna göre incelenir, hangisi daha çok uyum gösteriyorsa ve gerçek duruma uygun ise o esas alınır.” hükmü ile 15.07.2004 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin “Teknik İşler” başlıklı Dokuzuncu Bölümde yazılı esaslar göz önünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevkii, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6 - 7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, anlatılan yöntemle bulunan ilk orman kadastrosu, apasyon ve 2/B madde uygulaması ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeğe çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu aplikasyon ve 2/B madde haritalarına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilerek bilirkişilerden müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalı, ilk orman kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2/B madde harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde, yukarıda yazılı Yönetmeler ile Teknik İzahnamelerde yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği düşünülmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz ve çelişkili bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarda açıklandığı üzere, davacı ... Yönetimi ve davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine 16.10.2012 günü oybirliği ile karar verildi.




    Hemen Ara