Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/9523 Esas 2012/11738 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/9523
Karar No: 2012/11738

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/9523 Esas 2012/11738 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi         2012/9523 E.  ,  2012/11738 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Kadastro sırasında ... Köyü, 192 ada 15 parsel sayılı 869,23 m² yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden hali arazi niteliği ile davalı Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı, çekişmeli taşınmazın tapulu ve zilyetliğinde bulunan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece; davanın kabulüne ve dava konusu taşınmazın tarla niteliğiyle davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1966 yılında kesinleşen orman kadastrosu ile 13.04.2003’de altı aylık ilâna çıkarılarak kesinleşen aplikasyon, kadastrosu yapılmamış yerlerde orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamaları bulunmaktadır.
    İncelenen dosya kapsamına, yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporuna göre mahkemenin değerlendirmesi yerinde değildir. Şöyle ki; hükme esas alınan orman bilirkişi raporunda, çekişmeli taşınmazın üzerinde 30 - 40 yaşlarında 45 adet küme halinde karaçam ve kızılçam ağaçları bulunduğu, mevcut ağaçların altına davacı tarafından geçici sürelerle pulluk vb. tarım aletlerinin konulduğu bildirildiğine göre, taşınmazın fiili ve eylemli durumuna aykırı olan yerel bilirkişi ve tanık beyanlarına değer verilemez. Çekişmeli taşınmaz eylemli orman olduğu gibi davacının dayandığı tapu kaydının Tapu ve Kadastro İşleri Arazi İşleri, Defter no; 18, sayfa; 66 nolu hakkı kararla oluşan tapu senedi verilinceye kadar düzenlenmiş muvakkat ilmihaber kaydı niteliğinde olduğu anlaşılmıştır. Eylemli orman olan taşınmaz üzerinde kazandırıcı zamanaşımından da söz edilemez ve Anayasanın 169 ve 3402 sayılı Yasanın 17 ve 18/2. maddeleri gereğince ormanlar zilyetlikle kazanılamaz. O halde; mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle yazılı olduğu gibi hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 16.10.2012 günü oybirliği ile karar verildi.




    Hemen Ara