Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/7231 Esas 2022/13354 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/7231
Karar No: 2022/13354
Karar Tarihi: 05.10.2022

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/7231 Esas 2022/13354 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi         2021/7231 E.  ,  2022/13354 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

    SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
    HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    1- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanıkların eylemlerinin, 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10 madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu gözetildiğinde;
    Hükümlerden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek;
    Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    2-Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 08.04.2014 tarihli, 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar ve 16.05.2017 tarih, 2015/398 Esas ve 2017/272 Karar sayılı kararlarında; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip, sanığın eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK’nun 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi gerektiğinin belirtildiği dikkate alınarak;
    Temyiz incelenmesine konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 19.07.2013, iddianame düzenleme tarihinin ise 11.12.2013 olduğu,
    Sanık ... bakımından;
    Yapılan UYAP sorgulamasında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 2022/55848 Tebliğname sırasında kayıtlı Hassa Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2021/60 Esas – 2021/710 Karar sayılı dosyasında suç tarihinin 17.08.2013, iddianame düzenleme tarihinin ise 11.09.2013 olduğu,
    Sanık ... bakımından ise;
    Yapılan UYAP sorgulamasında halen derdest olduğu anlaşılan Adana 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 2021/590 Esas sırasında kayıtlı dosyada suç tarihinin 03.08.2013, iddianame düzenleme tarihinin ise 03.09.2013 olduğu,
    Dairemizin 2021/11152 Esas numarasında kayıtlı İskenderun 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2013/643 Esas sayılı dosyasında suç tarihinin 18.08.2013, iddianame düzenleme tarihinin ise 13.09.2013 olduğu,
    Bu dosyadaki eylemlerin benzer suç vasfına yönelik olduğu gözetilerek suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre adı geçen sanıkların eylemlerinin TCK'nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi bakımından dosyaların incelenmesi, gerektiğinde birleştirilmesi ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
    3-Sanıklarda ele geçen kaçak eşya miktarına göre TCK.61.maddesi gereğince ceza tayin edilirken alt sınırdan uzaklaşılarak hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
    4-TCK'nun 53. maddesinin uygulanması açısından 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı gözönünde bulundurularak hüküm oluşturulmasının gerektiğinin gözetilmemesi,
    5-Dava konusu kaçak sigaraların 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaletiyle TCK’nun 54/4. maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi,
    6-Mahkemece malen sorumlu dinlenmeksizin iyiniyetli 3. kişi olduğu hususu da gerekçe gösterilerek ile nakil aracının iadesine karar verilmiş ise de; malen sorumlu duruşmadan haberdar edilip, iyiniyetli üçüncü kişi konumunda olup olmadığı tespit edildikten sonra, ele geçen kaçak eşyanın nakil aracının taşıma kapasitesine göre miktar veya hacim bakımından ağırlıklı bölümünü oluşturduğu, araç ve eşyanın bilinen değeri itibarıyla aracın müsaderesinin 5237 sayılı TCK'nun 54/3. maddesi gereğince işlenen suça nazaran daha ağır sonuçlar doğurmayacağı gibi hakkaniyete de aykırılık oluşturmayacağı hususları da dikkate alınarak araç hakkında hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi,
    7-Suçtan zarar görmeyen ve davaya katılma hakkı olmayan ...'nun katılan olarak kabulü ile lehine vekalet ücretine hükmolunması,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan ... İdaresi vekili ve sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara