Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/16820 Esas 2013/30141 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/16820
Karar No: 2013/30141

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/16820 Esas 2013/30141 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2013/16820 E.  ,  2013/30141 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalıların tefecilik yaptığını, faiziyle para vermeleri karşılığı teminat olarak evini devir almaları için anlaştıklarını, evin devri için vekaletnameyi davalı ..."a verdiğini fakat davalıların vermeyi taahhüt ettikleri nakit parayı tam olarak ödemediğini, verdiği vekaletname ile evin tapusunun davalı ... adına tescil edildiğini, elinden alınan talimat yazısı ile banka hesabından davalı ... tarafından 40.000 TL para çekildiğini, aldığı faizli para için borcunu ödemesine rağmen borcundan daha fazla para talep edildiğini, evinin ve bankadan alınan 40.000 TL"sının haksız olarak alındığını, davalılarla aralarındaki hesaplara ilişkin olarak 10.11.2009 tarihli bir belge düzenlediklerini, davalıların bu belgede tüm olayları ikrar ederek borcu kabul ettiklerini fakat evin tapusunu iade etmedikleri gibi aldıkları parayı da ödemediklerini ve davalılardan toplam 135.000 TL alacaklı olduğunu ileri sürerek bu bedelin faiziyle birlikte müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar, davacının bütün iddialarının gerçek dışı olduğunu, dava dilekçesindeki iddialarıyla ceza dosyalarındaki beyanlarının çelişkili olduğunu, uzun süredir tanıdıkları davacıyla aralarında ticari ilişkiler olduğunu, davacıya pvc doğrama işi bulduklarını, yapılacak işin karının %35"ini kendilerine vermesi karşılığında anlaştıklarını, ham madde alması için davacıya 320.000.00 TL borç para verdiklerini, davacının işi yapmadığını, borcuna karşılık müşteri çeki verdiğini, bu çeklerin ödenmediğini, alacaklarına mahsuben dairesini satın aldıklarını, davacının halen borcunun olduğunu, davacı hakkında dolandırıcılık suçundan dava açıldığı ve iddiaların yersiz olduğunu savunarak davanın reddini dilemişlerdir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Davacı, faiziyle para almak karşılığında teminat olarak evini davalılara verdiği, taahhüt edilen parayı tam olarak almadığı, borcundan fazla ödeme yaptığı, evinin ve hesabından çekilen paranın haksız olarak alındığı ve alacaklı olduğu iddiasıyla eldeki davayı açmış, davalılar davacıyla ticari ilişkileri olduğunu, davacının borcunu ödemediğini, alacağının olmadığını ve ceza mahkemesinde çelişik beyanlarda bulunduğunu savunmuşlardır. Mahkemece, 10.11.2009 tarihli belgeye ilişkin imza incelemesi ve belge içeriği gözetilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacının şikayeti üzerine davalılar hakkında ... 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/618 esas sayılı dosyasında tefecilik suçlamasıyla dava açıldığı ve davalıların şikayeti üzerine davacı hakkında ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/114 esas sayılı dosyasında dava açıldığı ve her iki dosyada yargılamanın devam ettiği anlaşılmaktadır. B.K.nun 53.(6098 sayılı kanun 74.) maddesi gereğince hukuk hakimi, ceza mahkemesinin beraat kararı ile bağlı değil ise de, mahkumiyet ve tespit edilen maddi olgularla bağlıdır. Davacı ile davalıların açılan ceza davalarındaki beyanlarının ve bu ceza davalarının sonucunun eldeki davayı etkileyecek nitelikte olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; mahkemece, ilgili ceza dosyaları getirtilip tarafların beyanları incelenerek gerekirse bu davaların sonucu bekletici mesele yapılarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle kararın davalılar yararına BOZULMASINA, ikinci bent gereğince davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 3.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara