Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/10367 Esas 2012/11680 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/10367
Karar No: 2012/11680

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/10367 Esas 2012/11680 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi         2012/10367 E.  ,  2012/11680 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Kadastro sırasında ... ilçesi, ... beldesi, ... mahallesi, 304 ada 51 parsel sayılı 441,90 m² yüzölçümündeki taşınmaz, çayırlık niteliği ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle belgesizden ... (ölü) adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, davalı yararına imar, ihya ve zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığını iddia ederek, tespitin iptali ile taşınmazın Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin iptaline, fen bilirkişi rapor ve krokisinde (A) harfiyle işaretli 224,17 m² bölümün orman niteliğiyle Hazine, (B) harfiyle işaretli 217,73 m² bölümün ise davalılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava; kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın temyize konu (B) bölümünün orman sayılmayan yerlerden olduğu belirlenerek bu bölüm yönünden davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, kadastro hâkimi, itirazlı parsellere ilişkin olarak düzenli sicil oluşturmak ve kararın hüküm fıkrasında adına tescil kararı verilen kişilerin açık kimliklerini ve pay oranlarını belirtmek zorundadır. Mahkemece, ölü ...’nın mirasçıları tesbit edilip, gerekirse 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 25/1. maddesi nazara alınarak veraset ilâmı düzenleyip, buna göre tescil kararı verilmesi gerekirken, çekişmeli taşınmazın krokide (B) ile gösterilen bölümünün açıkça kim olduğu belirtilmeden davalı adına tesciline karar verilmesi doğru olmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerler; davacı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA 16/10/2012 günü oybirliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara