(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi 2012/10720 E. , 2012/11542 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 04/03/2004 tarih ve 2004/1568-1557 sayılı bozma kararında özetle "Bir örneği dosyada bulunan orman tahdit haritası ile hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda düzenlenen OTS hatları arasında açı, eğim ve mesafe bakımından çelişki olduğundan tahdit haritası ile çelişen rapora dayanılarak karar verilemeyeceğinden yeniden yapılacak keşifte orman bilirkişiler kurulu aracılığı ile yöntemine uygun biçimde tahdit haritasının uygulanması, en az 6-7 OS noktalarını gösterecek şekilde irtibatlı kroki çizilmesi, bundan sonra oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulüne, ... mahallesi 224 ada 2 sayılı parselin tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşmiş tahdide ek olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce1744 sayılı Kanuna göre 04/12/1982 tarihinde ilânı yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması ile 3402 sayılı Kanuna göre 1990 yılında yapılıp dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik yoktur. Ancak; karar tarihinden sonra 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen "Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” şeklindeki 36/A maddesi ve 17. maddesi ile eklenen "Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” şeklindeki geçici 11. maddesi hükümleri gereğince davalı gerçek kişi aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil ise de, bu hususlar hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün yargılama giderleri ve vekalet ücreti takdirini içeren 3 ve 4 numaralı bentlerinin hüküm yerinden çıkartılarak, bunun yerine “3-6099 sayılı Yasa ile 3402 sayılı Yasaya eklenen 36/A maddesi gereğince yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi göndermesiyle H.Y.U.Y.’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalı ..."tan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 15/10/2012 günü oybirliği ile karar verildi.