Esas No: 2012/11211
Karar No: 2012/11529
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/11211 Esas 2012/11529 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki orman kadastrosu tespitine itaraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) vekili, 12.08.1999 tarihli dava dilekçesinde, ... köyünde 116 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından yapılan orman kadastrosu ve 2/B madde uygulama çalışmalarının 23.02.1999 tarihinde askı ilânının yapıldığını, haritada işaretlenen 6144 sayılı parselin roma (romen) rakamı ile gösterilen 5 nolu bölümünün memleket haritalarında orman olarak görüldüğü halde, 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması yapılarak ve meşe çalılığı ile örtülü tarım alanı kabul edilerek orman sınırları dışına çıkarıldığını, bu yerin orman olduğunu ve orman vasfını kaybetmediğini iddia ederek Orman Genel Müdürlüğüne husumet yönelterek dava açmıştır. Mahkemece, davalı ... müdürlüğünün davayı kabul ettiği gerekçesiyle kabul nedeniyle davanın kabulüne ve ... köyü, 6144 parsel sayılı taşınmazın orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmiş; hüküm, 6144 parsel sayılı taşınmazın tapu malikleri olan ..., ..., ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 23.02.1999 tarihinde ilân edilen ve kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu işlemi de 17.01.1974 tarihinde kesinleşmiştir.
Mahkemece verilen karar usul ve yasaya aykırıdır. Şöyle ki; dava konusu ... köyü, 6144 parsel sayılı taşınmaz, yörede 1973 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ..., ... ve ...adına tespit edilmiş ve itirazsız kesinleşmiştir. Taşınmaz, daha sonra satış suretiyle ... ve ...’a geçmiştir. Davacı ... Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) tarafından, 6144 parsel sayılı taşınmaza karşı, 6831 sayılı Kanunun 11/1 inci maddesi hükmüne göre altı aylık süre içerisinde orman kadastrosuna itiraz davası olarak ve orman niteliğinde olduğu iddia edilen 6144 parsel sayılı taşınmazın tapu kayıt maliklerine husumet yöneltilmeden, sadece Orman Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilerek dava açılmıştır. Mahkemece, çekişmeli 6144 parsel sayılı taşınmazın tapu maliklerinin davaya katılımı sağlanmayarak husumet yaygınlaştırılmadan yokluklarında dava görülüp sonuçlandırılmıştır. Mahkemenin belirtilen bu uygulaması Anayasa ile güvence altına alınan savunma hakkının kısıtlanması niteliğindedir.
Taraf teşkili, davanın görülebilme koşullarından olup; mahkemece resen (kendiliğinden) yapılması gereken işlemlerdendir. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın tapu maliklerinin savunma hakkını kısıtlayacak biçimde, yokluklarında yazılı biçimde hüküm kurulması esaslı bir usul hatası olup, mutlak bozma nedenidir.
O halde, çekişmeli 6144 parsel sayılı taşınmazın tapu maliki gerçek kişilerin davaya katılımı sağlanarak husumet yaygınlaştırılmalı, oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.
Kabule göre de; dava kabul edildiğine ve dava 6831 sayılı Yasanın 11. maddesi uyarınca altı aylık askı ilân süresi içinde açılan orman kadastrosuna itiraz davası olduğuna göre, bu tür davalarda tapu iptal ve tescili veya davaya konu taşınmaz tapulu değil ise, tescile karar verme görevinin genel mahkemelere ait olduğu gözetilerek, mahkemece; orman sayılan yer olduğu kabul edilen taşınmazla ilgili olarak, şayet çekişmeli taşınmaz orman kadastro çalışmaları sırasında, orman kadastro sınırları dışında bırakılmış ise, tahdidin iptali ve taşınmazın tahdit içine alınması, ya da taşınmaz aynı anda hem tahdit içine alınıp hem de 2/B madde uygulamasına tabi tutulmuş ise 2/B madde uygulamasının iptali ve taşınmazın tahdit içinde bırakılması ile yetinilmesi gerekirken, davada tescil talebi bulunmadığı halde talep dışına çıkılarak ve orman tahdine itiraz davası ile ilgili olarak yukarıda belirtilen şekilde bir karar verilmeden, çekişmeli taşınmazın Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı gerçek kişiler vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 15/10/2012 günü oybirliği ile karar verildi.