Esas No: 2013/17439
Karar No: 2013/29832
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/17439 Esas 2013/29832 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalının, boşandığı eşi ..."a ödemekle yükümlü olduğu nafaka bedelini ve ikamet ettiği meskenin birikmiş aidat borcunu ödememesi üzerine kendisinin ödediğini, ödediği toplam 20.047,50 TL"nin davalı tarafından iade edilmediğinden alacağının tahsili için başlattığı icra takibine yapılan itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş;hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalının nafaka borçları ile birikmiş apartman aidatlarını ödediğini ileri sürerek ödediği bedellerin tahsili için başlattığı icra takibine yapılan itirazın iptali istemi ile eldeki davayı açmıştır.Davalı,davanın reddini dilemiştir. Mahkemece,davacının davalının nafaka borcunu ödediğini,ancak, nafaka bedelini ödemekle yükümlü olmayıp, davalı ile arasında bu yönde bir vekalet ilişkisi bulunmadığından, vekaletsiz iş görme hükümlerinin de uygulanması mümkün bulunmadığından, davacının torunları için ödediği nafakanın sırf ahlaki bir görevin yerine getirilmesi düşüncesi ile yapıldığı, bunun davalıdan istenemeyeceğini, aidat bedelinin ödendiği iddia edilen 6 no"lu dairenin davacı adına tapuya kayıtlı bulunduğu, davacının onayı ve bilgisi ile davalının 2010 yılı Kasım ayına kadar aynı daireyi kullandığı, apartman tarafından davacı veya davalı aleyhine aidat bedellerinin ödenmesi yönünden yapılmış bir ihtar ya da icra takibi bulunmadığı, davacının mülkiyetine sahip bulunduğu dairenin aidat bedellerini ödediğinden bahis ile davanın reddine karar verilmiştir. Davacının davalının nafaka borcunu ödediği böylece davalının üçüncü kişilere olan borcunu ödemekle borçtan kurtardığı anlaşılmakla davacı bu bedelleri davalıdan isteyebilir. Ayrıca davacının davalının oturduğu apartman dairesindeki aidat bedellerini ödediği, davalının apartman dairesinde oturduğu hususu mahkemecede kabul edildiğine göre davalı dairede oturduğu dönem için apartman aidatlarından sorumludur.Öyle olunca mahkemece davacı tarafından davalı adına ödenen nafaka ve aidat borçları belirlenerek tahsiline karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma gerektirir.
2-Bozma nedenine göre, davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 2. bent gereğince davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 02.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.