Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/6969 Esas 2022/13957 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/6969
Karar No: 2022/13957
Karar Tarihi: 11.10.2022

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/6969 Esas 2022/13957 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık hakkında 5607 sayılı Yasa’ya muhalefet suçundan verilen cezada hükümlülük ve müsadere kararı verilmiştir. Ancak, kararın gerekçesi ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunmaktadır. Ayrıca, suçun işleniş biçimi, özellikleri, zamanı gibi faktörlerin de dikkate alınarak değerlendirilmediği tespit edilmiştir. Suç tarihine ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eylemi, 6455 sayılı Yasa’da düzenlenen maddeler kapsamında değerlendirilmelidir. Bu sebeple, kararın hüküm fıkrası BOZULMUŞTUR.
Kanun maddeleri:
- 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 3/18, 3/5, 3/10. maddeleri
- 6455 sayılı Yasa
- 6545 sayılı Yasa
- 7242 sayılı Yasa
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 52/4. maddesi
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 321. maddesi
7. Ceza Dairesi         2022/6969 E.  ,  2022/13957 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
    HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere

    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    1- Kararın gerekçesinde “...takdiren alt sınırdan sanık hakkında hüküm kurulmuştur'' anlatımına yer verildiği halde, hüküm fıkrasında temel ceza belirlenirken teşdit uygulanmak suretiyle, gerekçeli karar ile hüküm arasında çelişki oluşturulması,
    2- Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 08.04.2014 tarihli, 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar ve 16.05.2017 tarih, 2015/398 Esas ve 2017/272 Karar sayılı kararlarında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip, sanığın eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK'nun 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;
    Temyiz incelenmesine konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 20.11.2013, iddianame düzenleme tarihinin ise 28.02.2014 olduğu,
    Yapılan UYAP sorgulamasında İzmir 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2015/482 Esas sayılı dosyada suç tarihinin, 12. eylem bakımından 29.07.2013, 16. eylem bakımından 23.09.2013, iddianame düzenleme tarihinin ise 20.02.2015 olduğu,
    Bu dosyalardaki eylemlerin benzer suç vasfına yönelik olduğu gözetilerek suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre adı geçen sanığın eylemlerinin TCK'nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi bakımından dosyaların incelenmesi, gerektiğinde birleştirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
    3- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu nazara alınarak suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18- son. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılması yerine yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kabule göre;
    1- Sanık hakkında 1 yıl 10 ay hapis ve 120 gün adli para cezası olarak belirlenen temel cezada, 5607 sayılı Yasanın 3/10. maddesi uyarınca ''bir kat'' artırım yapıldıktan sonra 2 yıl 20 ay hapis ve 240 gün adli para cezası yerine, 1 yıl 21 ay hapis ve 180 gün adli para cezasına hükmolunmak suretiyle eksik ceza tayini,
    2- Sanık hakkında tayin edilen adli para cezasının 20 eşit taksitte tahsiline karar verilirken, 5237 sayılı TCK’nun 52/4. maddesi hükmüne aykırı olarak ve infazda tereddüt oluşturacak şekilde taksit aralığının karar yerinde gösterilmemesi,
    Yasaya aykırı ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın cezada kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 11/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.












    Hemen Ara