Esas No: 2012/4722
Karar No: 2012/11331
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/4722 Esas 2012/11331 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine ve Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, dilekçesinde ... köyü, Karşıtarla mevkiinde yer alan hudutlarını belirttiği taşınmazın 30 yıldan beri malik sıfatıyla fasılasız ve nizasız zilyedi olduğunu belirterek taşınmazın adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne, fen bilirkişi raporunda (A) ile işaretli 584,63 m2 yüzölçümündeki taşınmazın davacı adına tesciline ilişkin verilen karar, davalı Hazine tarafından temyiz edilmekle Dairenin 04.05.2009 gün 2009/5932 – 7384 sayılı kararı ile “...dava konusu taşınmaza en yakın parsel tutanaklarında ve varsa dayanak belgelerinde taşınmazın ne şekilde nitelendirildiğinin araştırılmadığı, konumunun harita üzerinde çevresiyle birlikte izlemeyi ve denetlemeyi olanaklı kılacak şekilde gösterilmediği, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde kesinleşmiş orman tahdidi bulunduğu halde, orman tahdit haritası genel kadastro paftası ile çakıştırılarak dava konusu yerin tahdit haritasına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde usulünce gösterilerek taşınmazın orman tahdit haritasına göre konumunun açık bir şekilde belirlenmediği, üzerinde sürdürülen zilyetliğin, başlangıç ve süresinin, kullanılıp kullanılmadığının ve tasarruf sınırlarının ne olduğunun eski tarihli hava fotoğrafı ile memleket haritaları ve dava tarihinden 15 - 20 yıl önce en az iki zamanda birbirini izleyen bindirmeli olarak çekilen çiftli hava fotoğrafları üzerinde usulünce incelenmediği, adına tescil kararı verilecek kişi ya da kişiler ile diğer mirasçılar ve onların miras bırakanları yönünden usulünce zilyetlik araştırmasının yapılmadığı” gereğine değinilerek bozulmuştur. Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra nizalı taşınmazın baraj suları altında kaldığı gerekçesiyle davanın kabulüne ve taşınmazın davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmiş, hüküm; Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, medenî Kanunun 713. maddesi uyarınca açılmış tescil davası niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1998 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2B uygulaması bulunmaktadır. ... köyünde ilk tesis kadastrosu 1963 yılında, bu köyün mücavirinde bulunan Kemalpaşa ilçesi, ... köyünde ise 1996 yılında yapılmıştır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tesbit kararı verilen kişi yararına 3402 sayılı Yasanın 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu, ancak taşınmazın baraj gölü altında kalması nedeniyle tapu siciline tescilinin mümkün bulunmadığı belirlenerek hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 08/10/2012 günü oybirliği ile karar verildi.