Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/9379 Esas 2022/14082 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/9379
Karar No: 2022/14082
Karar Tarihi: 13.10.2022

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/9379 Esas 2022/14082 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi         2021/9379 E.  ,  2022/14082 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    Katılan Gümrük İdaresi vekilinin temyizinin nakil aracının iadesi kararı ile sınırlı olduğu kabul edilerek sanığın ve katılan Gümrük İdaresi vekilinin temyizine yönelik yapılan incelemede;
    1-Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
    Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek,
    Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18-son maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddelerinin somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    2-24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kabule göre de;
    1-Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 08.04.2014 tarihli, 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar ve 16.05.2017 tarih, 2015/398 Esas ve 2017/272 Karar sayılı kararlarında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip, sanığın eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK'nun 43.maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;
    İncelemeye konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 11.09.2013, iddianame düzenleme tarihinin 05.10.2013 olduğu,
    UYAP kayıtlarının yapılan incelemesinde, yargılaması devam eden Bursa 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2019/593 Esas sayılı dosyasında suç tarihinin 19.04.2013, iddianame düzenleme tarihinin ise 18.09.2013 olduğu,
    Bu dosyalardaki eylemlerin benzer suç vasfına yönelik olduğu gözetilerek suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre sanığın eylemlerinin TCK'nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi bakımından dosyaların incelenmesi, gerektiğinde birleştirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
    2-Suça konu kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaleti ile TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi,
    3-Olay tutanağına göre sanığın sevk ve idaresindeki otomobilin arka koltuğunda 191 karton kaçak sigara ele geçmesi şeklinde gerçekleşen olayda; suçta kullanılan aracın ruhsat sahibi malen sorumlu ...'un, suçta kullanılan aracın kendi adına kayıtlı olduğuna ancak sürücü belgesi bulunmadığına, aracın sürekli olarak eşinde bulunduğuna dair mahkemedeki beyanı da dikkate alındığında, suçta kullanılan aracın sürücü belgesi olmayan malen sorumlunun kullanımında olmadığı, aracın fiilen sürekli olarak sanık tarafından kullanılması karşısında malen sorumlunun iyiniyetli olduğundan söz edilemeyeceği, araçta ele geçen 191 karton kaçak sigaranın araçla taşınması zorunlu olduğu gibi nakil aracının ağırlıklı bölümünü oluşturduğu ve nakil aracının suç tarihlerindeki piyasa değeri ile kaçak eşyaların gümrüklenmiş değeri dikkate alındığında, TCK'nun 54/3. maddesine göre aracın müsadere edilmesinin hakkaniyete aykırı sonuçlar doğurmayacağı gözetilerek müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle iadesine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve katılan Gümrük İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 13.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara