13. Hukuk Dairesi 2013/19273 E. , 2013/29385 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı şirket, 11.08.2005 tarihli hizmet sözleşmesi uyarınca davalı tarafça yapı denetim hizmeti ücretinin ödenmemesi üzerine davalılar hakkında icra takibi başlattığını, davalıların takibe haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davaya dayanak yapı denetim hizmet sözleşmesinin altında bulunan imzanın kendilerine ait olmadığını, hiçkimseye yapı denetim hizmet sözleşmesi yapma yetkisini içeren vekaletname vermediklerini, sahibi oldukları arsaya ilişkin...bbt. yetkilisi..... imzaladıkları ... Noterliğinin 04.04.2005 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinde de açıkça düzenlendiği üzere, inşaata ilişkin her türlü masrafın müteahhit tarafından üstlenildiğini savunarak pasif husumet yokluğundan davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, dava dışı .... Şt adına münferiden Necmettin’le yapılan sözleşmenin, yapı denetim şirketleri ile akit yapma ve tevkil yetkisini içermediği gibi aksine, sözleşmede her türlü yüklenim ve masrafın müteahhide ait olduğunun kararlaştırıldığı, davalıların sözleşmeyi yapan yükleniciye vekalet ve yetki vermedikleri gerekçesi ile husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı şirket tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalılar ile yapılan sözleşme uyarınca yapı
denetim hizmetini ifa ettiklerini belirterek, kararlaştırılan ücretin tahsili için başlatmış olduğu icra takibine vaki itirazın iptali istemi ile eldeki davayı açmış, davalılar ise müteahhit ile yapmış oldukları kat karşılığı inşat sözleşmesi gereğince bu yükümlülüğün müteahhide ait olduğunu savunmuşlardır. Mahkemece, müteahhitle yapılan sözleşmenin, yapı denetim şirketleri ile akit yapma ve tevkil yetkisini içermediği gibi aksine, sözleşmede her türlü yüklenim ve masrafın müteahhide ait olduğunun kararlaştırıldığı gerekçesi ile husumet yokluğu nedeni ile davanın reddine karar verilmiştir. 4708 Sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanunun 5. maddesinde, yapı denetim hizmet sözleşmelerinin yapı sahibi ile denetim kuruluşu arasında akdedileceği hükme bağlanmış, bahsi geçen kanuna dayanılarak çıkarılan..... Yönetmeliğinin 8. maddesinin 1 numaralı bendinde de yapı sahibinin, yapı denetimi hizmet sözleşmesini bizzat veya hukuken temsile yetkili vekili aracılığı ile imzalamak zorunda olduğu belirtilmiş bulunmaktadır. Yukarıda bahsi geçen yasal mevzuat uyarınca, yapının denetimi için yapı denetim kuruluşu ile hizmet sözleşmesinin imzalanması zorunluluğunun bulunduğu ve sözleşmeninde bizzat veya hukuken temsili yetkili vekil aracılığıyla yapı sahipleri tarafından imzalanması gerektiği anlaşılmaktadır. Davalılar, yapı denetimi hizmetinin davacı dışında başka bir firma tarafından yerine getirildiğini iddia ve ispat etmedikleri gibi, davacı şirket ile yapı denetim hizmet sözleşmesini yapan kişinin müteahhit firma yetkilis..... açıkça kabul etmişlerdir. Hal böyle olunca, davalıların sözleşmeye taraf olmasalarda davacının vermiş olduğu hizmetin ücretini talep etmeye hakkının bulunduğunun kabulü gerekir. Aksi halde davalılar sebepsiz zenginleşeceklerdir. Mahkemece, yukarıda açıklandığı üzere arsa sahibi olan davalıların anılan yasa uyarınca yapı sahibi oldukları gözetilerek hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken değinilen bu yönlerin gözardı edilerek yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.