Esas No: 2021/9307
Karar No: 2022/15131
Karar Tarihi: 19.10.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/9307 Esas 2022/15131 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/9307 E. , 2022/15131 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanıktan ele geçen dava konusu parfümler üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesine istinaden düzenlenen rapora göre; ele geçen ürünlerin orjinal olmayan dünyaca ünlü parfümlerin taklitleri olduğunun tespit edildiği, sanığın aşamalardaki beyanlarında ise parfümleri işyerine getiren şahıslardan aldığını ve parfümlerin imitasyon yerli üretim olduğunu beyan ettiği olayda; dava konusu parfümlerin yerli üretim ya da yabancı menşeli olup olmadığının ve yurda kaçak olarak girip girmediğinin şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi bakımından bu tür işlerden anlayan, alanında uzman bilirkişi marifetiyle tespit edilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayini gerekirken yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi;
Kabule göre;
1-Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen " Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2-Dava konusu kaçak eşyanın miktarına göre sanık hakkında temel cezada TCK'nun 61. maddesi uyarınca teşdit uygulanarak alt sınırdan uzaklaşılması suretiyle hüküm kurulması gerekirken alt sınırdan hüküm kurmak suretiyle eksik ceza tayini,
3- 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile 5607 sayılı Yasanın 3/5. maddesinde yapılan değişiklik öncesi anılan maddede öngörülen hapis cezası üst haddinin 2 yıl olduğu gözetilerek; Anayasa Mahkemesi'nin 25/06/2020 tarihli, 2020/16 Esas ve 2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile 17/10/2019 tarih ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile yeniden düzenlenen
ve 5271 sayılı CMK’nun 251/1. maddesinde hüküm altına alınan basit yargılama usulüne ilişkin aynı Yasanın geçici 5/1-d bendinde yer alan “...kovuşturma evresine geçilmiş...” ibaresinin Anayasa'ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmesi, aynı şekilde 16.03.2021 tarihli, 31425
sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 14.01.2021 tarih ve 2020/81 E., 2021/4 K. sayılı kararı ile yargılama aşamasında olup, henüz kesinleşmiş hükümle sonuçlanmamış dosyalar yönünden, ceza miktarı üzerinde fail lehine etki doğuracağı, bu nedenle belirli bir tarih itibariyle hükme bağlanmış olan dosyalarda basit yargılama usulünün uygulanmamasının Anayasa'nın 38. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle 7188 sayılı Yasanın 31. maddesiyle eklenen Geçici 5. maddenin (d) bendinde yer alan "...hükme bağlanmış..." ibaresinin iptal edildiği de dikkate alınmak suretiyle, TCK'nun 7. ve CMK’nun 251. maddeleri uyarınca sanığın eyleminin “Basit Yargılama Usulü” yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
4-Sanığın işyerinde ve deposunda ele geçen kaçak eşyanın tamamının 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaletiyle 5237 sayılı TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş,sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, temyiz edenin sıfatına göre CMUK'nun 326/son maddesine göre sanığın cezada kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 19/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.