Esas No: 2021/9264
Karar No: 2022/14461
Karar Tarihi: 19.10.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/9264 Esas 2022/14461 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/9264 E. , 2022/14461 K.Özet:
Sanığın kaçak akaryakıt bulundurduğu suçundan verilen hüküm, suçun işlenme şekli, kullanılan araçlar, zaman ve yer, konu değeri, zararın ağırlığı ve kusurun ağırlığı unsurlarının dikkate alınarak asgari hadden uzaklaşılmadan ceza tayin edilmediği, ayrıca adli para cezasının taksit aralığı belirtilmediği ve suç eşyasının tasfiye edilmediği için bozuldu. 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesi Anayasa Mahkemesi tarafından bazı bölümleri iptal edilmiştir ve yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir. Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi, 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/10-son, 3/22, 5/2. madde ve fıkraları uygulanabilir. 7242 sayılı Yasa'nın 61. maddesi, sanık lehine hükümler içermektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1)Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10, 3/10-son madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu,
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/10-son, 3/22, 5/2. madde ve fıkralarının somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2)24/11/2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kabule göre de;
1)Sanıktan 3.000 litre kaçak akaryakıt ele geçirilen olayda; 5237 sayılı TCK’nun 61. maddesi uyarınca alt ve üst sınırlar arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlendiği zaman ve yer, suçun konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı ve failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı unsurlarının dikkate alınması gerekmekte olup, sanığın benzer olaylarla karşılaştırıldığında fiili ile orantılı olarak asgari hadden hakça oranda uzaklaşılarak ceza tayini gerekirken, hakkaniyet ölçüleri ile bağdaşmayacak biçimde teşdit uygulaması yapılarak fazla ceza tayini,
2)Adli para cezasının taksitlendirilmesine ilişkin hükümde taksit aralığı belirtilmeyerek TCK'nun 52/4. maddesine muhalefet edilmesi ve infazda yetkiyi kısıtlayacak şekilde doğrudan verilen adli para cezasının ödenmemesi durumunda 5275 sayılı Yasanın 106/3. maddesi uyarınca hapse çevrilmesine karar verilmesi,
3)Suça konu eşya tasfiye edilmiş ise tasfiye bedelinin Hazine adına irad kaydına, tasfiye edilmemiş ise 5607 sayılı Kanunun 13/1. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.