Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/10225 Esas 2012/10709 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/10225
Karar No: 2012/10709

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/10225 Esas 2012/10709 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki bir kullanım kadastrosuna itiraz davasında, mahkemenin verdiği karar Daire tarafından bozulmuştur. Bozma sebebi olarak mahkemenin yeterli araştırma ve inceleme yapmamış olması gösterilmiştir. Daire, tarafların delillerini sunmaları ve mahallinde keşif yapılması gerektiğini belirtmiştir. Davacı tarafından yapılan düzeltme istemiyle, 6 sayılı parsele ilişkin kararın açıkça belirtilmemesine rağmen bozma sebeplerinin bu parsele de uygulanması gerektiği kabul edilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri belirtilmemiştir.
(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi         2012/10225 E.  ,  2012/10709 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kullanım kadastrosuna itiraz davasından dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 14/03/2012 gün ve 2011/15765 - 2012/3769 sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmiş, süresi içinde davacı ... tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dairenin 14.03.2012 gün ve 2011/15765 - 2012/3769 sayılı kararı özetle "Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki; mahkemece, davacının babası ... ile 6 ve 7 sayılı parsellerde lehine kullanım şerhi verilen davalı ... ve Hakime"nin babası ... arasında yapılan Haziran 1977 tarihli satış senedinin çekişmeli 351 ada 6, 7, 8 ve 9 sayılı parsellerin tümünü kapsadığı, ancak 7 sayılı parselde taşınmazı satın alan ... kızı ..."ün 1992" den sonra zilyedliğinin bulunmadığı gerekçesiyle bu parsel yönünden davanın kabulüne, diğer parselleri ise davalıların kullandığı belirlenerek bu parseller yönünden davanın reddine karar verilmiş ise de, keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklar, çekişmeli taşınmazları satın alan ..."in, çocukları ... ve ..."a paylaştırdığını ifade etmişler, davacı tanıkları davacının 7 sayılı parsele ev yaptığını, diğer parsellerdeki kullanımı bilmediklerini; davalıların tanıkları ise, şerh sahibi davalıların kullandığını, davacının kullanıp kullanmadığını bilmediklerini bildirmişlerdir.
    Mahkemece dosyaya getirtilen ... "a ait nüfus kaydından ... ve Hakime dışında çocuğunun bulunmadığı anlaşılmaktaysa da, 8 ve 9 sayılı parsellerde lehine kullanım şerhi verilen ... ve ..."nın ve babaları ..."in kim olduğu; davalılar tarafından 07.06.1971 tarihli satış senedinin bütün taşınmazlara ait olduğu iddia edildiğine göre, 8 ve 9 parsel sayılı taşınmazların şerh sahibi davalılara hangi yolla geçtiği yönünde araştırma yapılmadan eksik inceleme, araştırma ve uygulamaya dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmiştir.
    Bu sebeple mahkemece, taraflara delillerini bildirmeleri için uygun bir önel verilmeli, bundan sonra mahallinde yapılacak keşifte yerel bilirkişi, tutanak tanıkları ve taraf tanıklarından taşınmazların tamamının satışa konu olup olmadığı, kimden kime kaldığı, kim veya kimler tarafından ne şekilde ve ne kadar süreyle kullanıldığı, Hakime"nin 1992 yılında evlenip köyden ayrılması üzerine 7 parsel sayılı taşınmazı kimin kullandığı, kullananların zilyetliği kendi adına mı, yoksa başkası adına mı sürdürdüğü araştırılmalı, oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Eksik inceleme, araştırma ve uygulamaya dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. ”şeklindedir.
    Davacı vekili tarafından çekişmeli 6 parsel hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediği gerekçesiyle kararın düzeltilmesi istenmiştir.
    Dosya incelendiğinde, taşınmazların tamamı yönünden davalıların tutunduğu satış senedinin uygulanması, tamamına öncesi itibarıyla ve halihazırda kimlerin neye dayanarak zilyed olduğunun araştırılması gereğine dayanılarak hükmün bozulduğu anlaşılmaktadır. Daire kararında 6 parselin özel olarak belirtilmemesi bu parsel yönünden inceleme yapılmadığını göstermez. Bozma kararında yazılı bozma sebepleri 6 parsel için de geçerlidir. Ancak; hüküm sonucunda parsel numaralarının açıkça ifade edilmemesi nedeniyle yanlış anlamaya sebebiyet verilebileceği görülmekle karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacının karar düzeltme isteminin  kabulü  ile mahkemenin 18.07.2011 gün ve 2010/79 - 2011/91 sayılı kararının çekişmeli 351 ada 6 sayılı parsel bakımından da  BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine
     25.09.2012 günü  oybirliği ile karar verildi.







    Hemen Ara