Esas No: 2021/8482
Karar No: 2022/14700
Karar Tarihi: 24.10.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/8482 Esas 2022/14700 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/8482 E. , 2022/14700 K.Özet:
Mahkeme, yerel mahkemenin verdiği hüküm üzerine yapılan temyiz başvurusunu değerlendirerek karar verdi. Karara göre, sanığın eylemi, 5607 sayılı Yasa'nın 3/18. maddesi kapsamında yer aldı ancak sonrasında çıkarılan kanunlarla farklı maddeler kapsamına girdi. Ayrıca, kanunlarda yapılan değişiklikler sonucu sanığın cezasında indirim uygulanabileceği belirtildi. Ancak, sanığın cezalandırılması için zincirleme suç oluşup oluşmadığı da değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Kararda ayrıca, ele geçen kaçak eşyanın müsadere edilmesi gerektiği ifade edildi. Detaylı olarak belirtilen kanun maddeleri ise şunlardır: 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa'nın 3/18, 3/5, 3/10, 3/22 ve 5/2 maddeleri, 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa'nın 3/18-son cümle delaleti, 7242 sayılı Yasa'nın 61. ve 62. maddeleri, TCK'nun 7. maddesi ve 43. maddesi, 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası ve 5607 sayılı Yasa'nın 13/1. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15/04/2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddelerinin somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Kabule göre de;
1-Hükmün esasını oluşturan kısa kararda ve gerekçede sanığın 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verildiği belirtilmişken gerekçeli kararın hüküm kısmında sanık hakkında 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18 maddesi gereği hüküm kurulduğu belirtilmekle kısa karar ve gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılması,
2-Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 08/04/2014 tarih, 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar ve 16/05/2017 tarih, 2015/398 Esas, 2017/272 Karar sayılı kararlarında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin
yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip sanığın eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK'nun 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;
Temyiz incelemesine konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 13/06/2014, iddianame düzenleme tarihinin 09/09/2014 olduğu,
Yapılan UYAP sorgulamasında sanık hakkında Dairemizin 2021/27530 Esas sırasında kayıtlı olan Elazığ 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2020/1651 Esas - 2021/485 Karar sayılı dosyasında suç tarihinin 13/06/2014, iddianame düzenleme tarihinin ise 18/06/2014 olduğu,
Sanık hakkında aynı tür suçtan açılan ve halen derdest Kozluk Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2022/133 Esas sayılı dosyasında suç tarihinin 21/05/2014, iddianame düzenleme tarihinin ise 19/08/2014 olduğu anlaşılmakla;
Bu dosyalardaki eylemlerin benzer suç vasfına yönelik olduğu gözetilerek suç tarihlerine ve işlenen suçun niteliğine göre adı geçen sanığın eylemlerinin TCK'nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi bakımından anılan dosyaların incelenmesi, gerektiğinde birleştirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
3-Anayasa Mahkemesi'nin, TCK'nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24/11/2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı göz önünde bulundurularak hüküm oluşturulmasının gerekmesi,
4-Ele geçen kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla TCK'nun 54/4. maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.