Esas No: 2021/18770
Karar No: 2022/15117
Karar Tarihi: 24.10.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/18770 Esas 2022/15117 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/18770 E. , 2022/15117 K.Özet:
Mahkemede görülen bir davada, sanıklara verilen hükümler itiraz edildi. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları itiraza tabi olmadığı için itiraz dilekçesi geri çevrildi. Ancak, bir sanık hakkındaki temyiz istemi incelenirken, suçun önödeme kapsamına alınması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması gerektiği, basit yargılama usulünün uygulama şartlarının yeniden değerlendirilmesi gerektiği, katılan kurum lehine haklı vekalet ücretine karar verilmesi gerektiği ve gerekçeli karar başlığının hatalı olduğu belirtildi. Bu sebeplerden dolayı hüküm bozuldu. 6763 sayılı Kanun'un 12. maddesi ile TCK'nun 75. maddesinde yapılan değişiklik sonucu 1163 sayılı Kanunun Ek 2/2. maddesinde öngörülen suçun önödeme kapsamına alınması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması gereklidir. 5271 sayılı CMK'nun 251/1. maddesi ile sadece adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda \"basit yargılama usulü\"nün uygulanması mümkün hale getirilmiştir. Anayasa'nın 38. maddesiyle uyumlu olmadığı gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen geçici 5/1-d maddesi yönünden sanık
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... hakkındaki kararlara yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nun 5560 sayılı Kanun ile değişik 231/12. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları itiraza tabi olup, temyizi mümkün bulunmadığından, dilekçenin gereği mahallinde itiraz merciince incelenerek yerine getirildiğinden dosyanın incelenmeksizin iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE,
II- Sanık ... hakkındaki hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde ise;
1- 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 12. maddesi ile TCK'nun 75. maddesinde yapılan değişiklik sonucu 1163 sayılı Kanunun Ek 2/2. maddesinde öngörülen suçun önödeme kapsamına alınması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
2- 7188 sayılı Kanunla değişik 5271 sayılı CMK'nun 251/1. maddesi ile; sadece adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda "basit yargılama usulü"nün uygulanması mümkün hale getirilmiş, aynı Kanunla Ceza Muhakemeleri Kanunu'na eklenen Geçici 5/(1)-d maddesinde ise; 01/01/2020 tarihi itibarıyla "...kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş..." dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulünün uygulanmayacağı düzenlenmiş ise de,
Anayasa Mahkemesi'nin 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas 2021/4 Karar sayılı ve 25.06.2020 tarihli, 2020/16 E. 2020/33 K. sayılı kararları ile yukarıda anılan geçici 5/1-d maddesinde yer alan "...kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış..." ibarelerinin, aynı bentte yer alan "Basit yargılama usulü" yönünden Anayasa'nın 38. maddesine aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmesi karşısında, mahkemece sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikteki "basit yargılama usulünün" uygulanma şartları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi mecburiyeti,
3- Kendisini vekil ile temsil ettiren katılan kurum lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
4- Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 01/07/2015 yerine 30/06/2015 şeklinde hatalı yazılması,
Bozmayı gerektirmiş ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca, isteme uygun olarak, BOZULMASINA, 24/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.