Esas No: 2021/9673
Karar No: 2022/14806
Karar Tarihi: 25.10.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/9673 Esas 2022/14806 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/9673 E. , 2022/14806 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, sanık ... hakkında erteleme, sanıklar ... ve ... hakkında HAGB
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I- Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
5271 sayılı CMK'nun 231/12 madde fıkrası uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına karşı itiraz yasa yoluna başvurulması mümkün olup, kararın temyizi olanaklı bulunmadığından temyiz dilekçesi itiraz mahiyetinde kabul edilerek, gereği mahallinde itiraz merciince değerlendirilmek üzere dosyanın incelenmeksizin iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE,
II Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
İhbar üzerine Sulh Ceza Hakimliğinden alınan arama kararı ile sanık ...'e ait samanlıkta yapılan aramada jelikanlarda 479 litre kaçak motorin ele geçirilmesi şeklinde gelişen olayda; sanık ...'in motorini haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen oğlu olan diğer sanıklar ... ve ... ile birlikte köydeki tarlalarında tarımsal faaliyetler sırasında traktör, minibüs ve pancar motoru olarak tabir edilen araçlarda kullanacağını savunması, diğer sanıkların beyanlarının da aynı doğrultuda olması karşısında, sanık ... ve oğullarının maliki olduğu veya icar ettiği tapulu ve tapusuz arazileri olup olmadığı, sanık ... ve oğullarına ait traktör, minibüs bulunup bulunmadığı, sanık ... ve oğullarının çiftçilikle uğraşıp uğraşmadığı, varsa belirtilen taşıtların ticari faaliyetlerde kullanılıp kullanılmadığı tespit edilmeden ve yalnızca tarımsal faaliyetin ticari olarak kabul edilemeyeceği gözetilmeden yetersiz gerekçe ve eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre de;
1- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10 madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2- Sanığın adli sicil kaydında yer alan ilamın silinme koşullarının oluştuğu cihetle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına objektif koşullar bakımından engel hali bulunmayan, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını talep eden ve dosyada dava konusu kaçak eşya için kaçak eşyaya mahsus tespit varakası bulunmadığından kamu zararını oluşturan gümrük vergi miktarından haberdar olmayan sanık hakkında karar tarihinde yürürlükte olan 5271 sayılı CMK'nun 231. maddesinde yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinin sonuç ceza yönüyle tartışılmaması,
3- Eylem ve menfaat birliği ile hareket ettiği kabul edilen sanıkların eylemi 5607 sayılı Yasanın 4/2. maddesi kapsamında kaldığı halde, bu hususta hüküm kurulmaması,
4-Katılan lehine hükmolunan vekalet ücretinin, sanıklardan eşit olarak alınacağının hükümde belirtilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan ... İdaresi adına Hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.