(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2009/11506 E. , 2010/3956 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı önalım davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Uyuşmazlık önalım hakkı nedeniyle davalıya satılan payın iptal ve tescili istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Önalım hakkının kullanılmasında davacının dayandığı pay elbirliği mülkiyetine konu ise tüm ortakların birlikte dava açması veya birinin açtığı davaya diğerlerinin muvafakat etmesi gerekir. Çünkü bu gibi hallerde 11.10.1982 gün 3/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davanın tereke adına açıldığının kabulü gerekir.Muvafakat duruşmaya gelip bu konuda beyanda bulunmakla veya imzası noterce onaylı muvafakat belgesi ibraz edilmesi suretiyle yahut davacı adına davayı takip eden avukata vekalet verilmesi ile sağlanabilir. Bu yolda ortakların tümünün muvafakatı sağlanamazsa Türk Medeni Kanununun 640. maddesi hükmü uyarınca miras bırakanın terekesine görevli mahkemede temsilci atanması için davacıya süre verilir.Temsilci davacı dışında biri olursa davacının sıfatı biter davayı temsilci takip eder. Dava hakkına ilişkin olan bu hususun hakim tarafından kendiliğinden öncelikle nazara alınması gerekir.
Olayımıza gelince; dava konusu taşınmazın tapu kaydının incelenmesinde, davacıların bağımsız paylarının bulunmadığı ve dayandığı payların elbirliği mülkiyetine tabi olduğu, davacıların dışında elbirliği mülkiyetine tabi taşınmazda diğer paydaş Yahya Sonragelen’in onayı olmadan bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda elbirliği mülkiyetine tabi paya dayanılarak açılan bu davaya diğer elbirliği mülkiyetine tabi ortağında onayının sağlanması ya da terekeye temsilci atanması için davacıya önel verilerek taraf teşkilinin bu şekilde sağlanması ve sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 06.04.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.