Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/3167 Esas 2012/10451 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/3167
Karar No: 2012/10451

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/3167 Esas 2012/10451 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, kadastro tesbitine itiraz davasında çekişmeli taşınmazların kesinleşen orman sınırları dışında kalan yerlerden olduğunu ve Hazine tarafından tesbit edildiğini belirtmiştir. Davacı, taşınmazların kesinleşen orman sınırları içinde kaldığı iddiasıyla dava açmıştır. Mahkeme, bu iddiaları değerlendirdikten sonra dava konusu 206 ada 4 parselin kadastro tesbitinin iptaliyle tarla vasfıyla bir kişiye, diğer taşınmazların kadastro tesbitinin iptaliyle orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar vermiştir. Ancak, davalı Hazinenin temyiz itirazları kabul edilmiş ve hükmün 206 ada 4 parsel yönünden BOZULMASINA karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak; 3116 sayılı Kanun, 3402 sayılı Kanunun 26/D maddesi, 36/A maddesi ve 17. maddesi ile eklenen geçici 11. maddesi ve 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi belirtilmiştir.
(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi         2012/3167 E.  ,  2012/10451 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi vekili ile davalı Hazine ve dahili davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Kadastro sırasında ... Köyü 206 ada 4 sayılı parsel 9643.98 m2 olarak tarla niteliği ile, 213 ada 9 sayılı parsel 25.033,55 m2 olarak çalılık niteliği ile, 194 ada 8 sayılı parsel 324.03 m2 olarak çalılık niteliği ile Hazine tesbit edilmiştir. Davacı ... Yönetimi, taşınmazların kesinleşen orman sınırları içinde kaldığı iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve dava konusu 206 ada 4 parselin kadastro tesbitinin iptali ile tarla vasfı ile ... oğlu ... adına, 213 ada 9 ve 194 ada 8 parsel sayılı taşınmazların kadastro tesbitinin iptali ile orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... Yönetimi tarafından 206 ada 4 parsele yönelik olarak, Hazine tarafından 206 ada 4 parsele ve Hazine aleyhine yargılama giderlerine ve ücreti vekalete hükmedildiğinden bahisle, dahili davalı ... ise bakiye karar ve ilâm harcının ve ayrıca kabul ve ret oranına göre yargılama giderleri ile vekalet ücretine yönelik olarak temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde, tesbit tarihinden önce 3116 sayılı Kanuna göre 24.10. 1946 tarihinde yapılan ve 23.03.1947 tarihinde ilânı yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmazların kesinleşen orman sınırları dışında kalan yerlerden olduğu, ancak 213 ada 9 ve 194 ada 8 parsellerin üzerinde ormanı sembolüze eden ağaç ve ağaçcıkların olduğu ve çok yüksek eğimde toprak muhafaza karakteri taşıdıkları ve orman sayılan yerlerden oldukları ve 206 ada 4 parselin orman tahdit sınırları dışında orman sayılmayan tarla niteliğinde zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olduğu ve zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının dahili davalı yararına gerçekleştiği kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmişse de 206 ada 4 parsel yönünden yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki;
    Dava konusu 206 ada 4 parsel, tarla niteliği ile 213 ada 9 ve 194 ada 8 parseller çalılık niteliği ile Hazine tesbit edilmiştir. Davacı ... Yönetimi, taşınmazların kesinleşen orman sınırları içinde kaldığı savıyla dava açmıştır.
    1) Orman Yönetiminin 206 ada 4 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyizi yönünden; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli ve temyize konu 206 ada 4 parsel sayılı taşınmazın orman tahdidi dışında kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2) Dahili davalı ..."un bakiye ilâm harcı, yargılama giderleri ile vekâlet ücretine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Kural olarak; 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen "Kadastro işlemi ile oluşan tesbit ve kayıtların
    iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” şeklindeki 36/A maddesi ve 17. maddesi ile eklenen "Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” şeklindeki geçici 11. maddesi hükümleri gereğince davalılar aleyhine vekâlet ücreti dahil yargılama giderlerine hükmolunamaz. Ne var ki; davaya, mahkemenin ara kararı ile dahili davalı sıfatı ile katılan ..."un esasen 3402 sayılı Kanunun 26/D maddesi bağlamında harçlı olarak müdahil davacı sıfatı ile davaya usûlüne uygun bir katılımı bulunmadığı, mahkemenin kendisini ara kararı ile davaya davalı sıfatı ile dahil etmesinin davada kendisine taraf sıfatı kazandırmayacağı, Hukuk Muhakemeleri Kanununa göre de kararı ancak davanın gerçek taraflarının temyiz edebileceklerinden dahili davalı olarak davaya katılan ..."un bu bağlamda temyiz nedenlerinin incelenmesine olanak bulunmadığından temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    3) Davalı Hazinenin 206 ada 4 parsel sayılı taşınmaza ve yargılama giderleri ile vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından orman kadastrosu ile eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli ve temyize konu 206 ada 4 parsel sayılı taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; lehine tescil kararı verilen ve davaya, mahkemenin ara kararı ile dahili davalı sıfatı ile katılan ..."un esasen 3402 sayılı Kanunun 26/D maddesi bağlamında harçlı olarak müdahil davacı sıfatı ile davaya usûlüne uygun bir katılımı bulunmadığı, mahkemece ara kararı ile davaya davalı sıfatı ile dahil edilmesinin davada kendisine taraf sıfatı kazandırmayacağı, davaya müdahil davacı sıfatı ile usûlünce katılmayan ... lehine dahi bu nedenle tescil kararının verilemiyeceği düşünülmeden yazılı şakilde karar verilmesi usûl ve kanuna aykırı olduğu gibi, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen "Kadastro işlemi ile oluşan tesbit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” şeklindeki 36/A maddesi ve 17. maddesi ile eklenen "Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” şeklindeki geçici 11. maddesi hükümleri gereğince davalılar aleyhine vekâlet ücreti dahil yargılama giderlerine hükmolunamayacağınında ayrıca düşünülmemesi usûl ve kanuna aykırıdır.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz araştırmaya dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının REDDİNE,
    2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle; dahili davalı ..."un temyiz dilekçesinin REDDİNE, yatırdığı peşin temyiz harcının istek halinde iadesine,
    3) Üçüncü bentde açıklanan nedenlerle; davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile 206 ada 4 parsel yöninden hükmün BOZULMASINA 24/09/2012 günü oy birliği ile karar verildi.






    Hemen Ara