Esas No: 2022/8276
Karar No: 2022/15137
Karar Tarihi: 26.10.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/8276 Esas 2022/15137 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2022/8276 E. , 2022/15137 K.Özet:
Mahkeme, sanığın 496 adet kaçak cep telefonu bulundurması suçundan hüküm giydiğini ancak cezanın eksik tayin edildiğini, sanığa etkin pişmanlık konusunda yeterli bilgi verilmediğini ve müsaderenin göz ardı edildiğini belirterek kararı bozdu. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi'nin 2020 ve 2021 yılındaki kararlarına atıfta bulunarak, ceza miktarı üzerinde fail lehine etki doğuracağı gerekçesiyle belirli bir tarihten sonra hüküm giymiş dosyalarda basit yargılama usulünün uygulanmamasının Anayasa'ya aykırı olduğuna değinildi. Kanun maddeleri ise şu şekildedir:
- 5607 sayılı Yasanın 3/5. maddesi
- 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi
- 5271 sayılı CMK’nun 251/1. maddesi
- 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi
- 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesi
- 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi
- TCK'nun 61. maddesi
- TCK'nun 54/4. maddesi
- Anayasa'nın 38. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile 5607 sayılı Yasanın 3/5. maddesinde yapılan değişiklik öncesi anılan maddede öngörülen hapis cezası üst haddinin 2 yıl olduğu gözetilerek;
Anayasa Mahkemesi'nin 25/06/2020 tarihli, 2020/16 Esas ve 2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile 17/10/2019 tarih ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile yeniden düzenlenen ve 5271 sayılı CMK’nun 251/1. maddesinde hüküm altına alınan basit yargılama usulüne ilişkin aynı Yasanın geçici 5/1-d bendinde yer alan “...kovuşturma evresine geçilmiş...” ibaresinin Anayasa'ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmesi, aynı şekilde 16.03.2021 tarihli, 31425 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 14.01.2021 tarih ve 2020/81 E., 2021/4 K. sayılı kararı ile yargılama aşamasında olup, henüz kesinleşmiş hükümle sonuçlanmamış dosyalar yönünden, ceza miktarı üzerinde fail lehine etki doğuracağı, bu nedenle belirli bir tarih itibariyle hükme bağlanmış olan dosyalarda basit yargılama usulünün uygulanmamasının Anayasa'nın 38. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle 7188 sayılı Yasanın 31. maddesiyle eklenen Geçici 5. maddenin (d) bendinde yer alan "...hükme bağlanmış..." ibaresinin iptal edildiği de dikkate alınmak suretiyle, TCK'nun 7. ve CMK’nun 251. maddeleri uyarınca dosyanın “Basit Yargılama Usulü” yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kabule göre de;
1) Sanıktan 496 adet cep telefonu ele geçirildiği olayda; dava konusu kaçak eşyanın miktarına göre sanık hakkında temel cezada TCK'nun 61. maddesi uyarınca teşdit uygulanarak alt sınırdan uzaklaşılması suretiyle hüküm kurulması gerekirken alt sınırdan hüküm kurmak suretiyle eksik ceza tayini,
2) 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği, sanığa soruşturma aşamasında etkin pişmanlık konusunda ihtarat yapılmadığı, bu cihetle kovuşturma aşamasında sanığa yapılan ödeme ihtaratında indirim oranının 1/2 olarak bildirilmesi gerekirken yazılı şekilde 1/3 olarak bildirilerek sanığın yanıltılması,
3) Suça konu kaçak telefonların 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaleti ile TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, katılan Gümrük İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.