Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/13105 Esas 2010/3907 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/13105
Karar No: 2010/3907

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/13105 Esas 2010/3907 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Paydaşlığın giderilmesine ilişkin davada, mahkeme reddetmiştir. Davacı, bir taşınmazda 1/2 pay sahibi olduğunu ve masraflarını karşılamak için ek ödeme yapmaktan bahsetmiştir. Davalı, kooperatif hisselerinin giderilmesinin mümkün olduğunu belirtmiştir. Ancak, kooperatif hisselerinin paydaşlığın giderilmesi için açılan davanın konusunu oluşturamayacağı ifade edilmiştir. Mahkeme, kooperatif ana sözleşmesinde payın devir ve satışının yasaklanmadığı takdirde, ortaklığın giderilmesi istenebileceğini belirtmiştir. Dosyadaki tapu kaydına göre, paydaşlık durumu olduğu kabul edilmiştir. Mahkeme, kooperatif ana sözleşmesini incelenmeden karar verilmesinin doğru olmadığını ifade etmiştir. Sonuç olarak, karar bozulmuştur.
HUMK.nun 428. maddesi: \"Yargılamanın yeniden yapılması gerektiği hallerde, hüküm bozulur.\"
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2009/13105 E.  ,  2010/3907 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Uyuşmazlık, bir adet taşınmazın paydaşlığının giderilmesine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili, dava dilekçesinde, tarafların ... No’lu parselde bulunan ... No’lu dairenin 1 / 2’şer paydaşı olduğunu, müvekkilinin taşınmaza bir takım iyileştirme giderleri yaptığını, bu masrafların bilirkişi aracılığı ile hesaplanarak bina satıldıktan sonra söz konusu masrafların payına düşen miktara eklenmesini istediğini, taşınmazın anlaşma yolu ile bölüşülmesinin ya da satışının mümkün olmadığını belirterek, satışı suretiyle paydaşlığın giderilmesini talep etmiştir. Davacı, vekili, yargılama sırasında 14.7.2009 tarihli oturumda kooperatif hisselerinin ortaklığının giderilmesinin mümkün olduğunu belirtmiştir. Davalı, davacının eski damadı olup ... Yapı Kooperatifi’nde olan hissesinin yarısını daire içinde bir takım imalat giderleri yapması ve belli aidat ödemelerini yatırması karşılığında davacıya bedelsiz olarak devrettiğini, açılan dava ile satışı istenen dairenin halen kooperatif hissesi olduğunu, kooperatif hissesinin satışı için ortaklığın giderilmesi davası açılamayacağını, davanın esası yönünden de, davacı taşınmazdaki payını bir takım imalatlar yapma karşılığında aldığından bu işlerin bedelini ayrıca isteyemeyeceğini, kaldı ki bu iddianın dahi açılan davanın konusunu oluşturamayacağını belirterek, haksız ve yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Kooperatif, tüzel kişiliği haiz bir birlik olup ortaklığa dahil mal varlığı tüzel kişiliğe aittir. Ortakların doğrudan ortaklığa dahil mallarda mülkiyet hakkı olmadığından birbirlerine karşı ortaklığın giderilmesini isteyemezler.
    Kooperatif ana sözleşmesinde devri yasaklayan bir hüküm varsa hiçbir şekilde kooperatif payı için ortaklığın giderilmesini istenemez. Ancak kooperatif ana sözleşmesinde payın devir ve satışı yasaklanmamış ise bu takdirde ortaklar kendi aralarındaki ilişkiyi sona erdirme bakımından dava açabilirler.
    Olayımıza gelince; dosyada bulunan tapu kaydına göre ... Köyü ... Mevkili ... m2 alanlı tarla vasıflı ... parsel No’lu taşınmaz ... Konut Yapı Kooperatifi adına kayıtlıdır.Tapuda herhangi bir cins değişikliği yapılmamış, kat irtifakı ya da kat mülkiyeti kurulmamıştır. Anılan kooperatif, 5.5.2009 tarihli yazısında taşınmazda bulunan ... No’lu dairenin 1 / 2’şer pay olarak davanın taraflarına ait olduğunu bildirmiştir. Bu durum karşısında
    kooperatif payı üzerinde bir paydaşlık durumu olduğu anlaşılmaktadır. Yukarda açıklandığı üzere kooperatif ana sözleşmesinde satış ve devirin yasaklanmamış olması halinde kooperatif üyesine ait payın ortaklığının giderilmesi istenebilir. Bu durumda mahkemece kooperatif ana sözleşmesi incelenerek ortaklık payının satışına ve devrine olanak verilip verilmediği araştırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 6.4.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara